cem adrian'ın yalnızlar diskosu*nda bir şarkısının sözünü "yalnızlık, sadece zavallı bir özgürlük" şeklinde modifiye ederek söylemesi üzerine beni bir parça kızdırmış düşüncedir. yalnız olmanın ne bir zavallılığı ne de avuntu gerektirecek bir durum olduğunu sanmıyorum. hayatını yalnızca etrafında olanlar sayesinde daha çekilebilir hissedenler için yalnızlık çekilmezdir ve avuntu cümleleri/kelimeleri gerektirir. bu yüzden "yalnızlık", yanlış ellere emanet edilmemesi gereken şeydir. zira, bir insan yanındaki insanlar ne kadar eğlenceli olursa olsun, ne kadar anlar görünümlü olursa olsun, yanlarındayken yalnız olmayı arzuluyorsa, asıl o insan özgür değildir. yanındakilerle insan olmak yerine, insan önce tek başına insan olmaya çalışmalı ki yanından birileri gittiği zaman bunalımlara girip, yalnızlığı mutsuzluk ve çaresizlikle bağdaştırmasın.
sırf bir sevgilisi olabilsin diye kendisi olmaktan vazgeçen ergen zihniyetli biri ayrıldığında, "oh be özgürüm!" demek, yeni bir insan bulana kadar kendini "özgür sanmak" olarak nitelendirilebilir tabii ki. işte böyle insanlar yüzünden yalnızlık acınasıdır; kendini bir şeylere vurup ağlayıp sızlayan insan imajı çizdirir. böyleleri umarım hiçbir zaman yalnız kalmazlar. çünkü, "yalnız" yaşayan insanlar hayatlarını yalnızlıklarını düşünerek ve her gün harap olarak yaşamaz; kendilerine göre zevkleri ve uğraşıları vardır. *
--spoiler--
yalnizlarin en buyuk sorunu tek başına ozgurluk ne işe yarayacak ki
bir türlü çözemedikleri bu ölü bir gezegenin soğuk tenhalığında
--spoiler--
yalnız olmak ve olmamak arasındaki bağlantıyı saptayamamış kişinin düşündüğü zırvadır. özgürlük bir kurala bağlı kalmadan önündeki elmayı yiyebiliyorsan vardır. eğer kendi isteğin doğrultusunda yiyemiyorsan yoktur. istediğin taktirde yanında biri olduğu zaman da gerçekleşebilir bu eylem, yalnız olduğun zaman da.