yalnızlığı sevmek

    29.
  1. sadece kuytu köşelerden ibaret değildir yalnızlık.
    her daim can acıtıcı değildir ya da.
    sebepli sebepsiz herhangi birinin sizi itmesine gerek yoktur hatta.
    tercih edilendir bazen. yalnız olanların boynu bükük gibi sanılması beni deli eden.

    hangimiz ihtiyaç duymadık ki yalnızlığa? yalnızlık taşısa da birçok olumsuz mana sırtında, yükü almaktan kaçınan daha çok boğuşmamış mıdır kalabalıklarla hayatı boyunca?

    yok ihtiyaç meselesi de değil dersek; sorarım hiç mi sevmezsiniz yalnızlığı? ürkütücü mü gelir yalnızlık fikri ya da?

    yalnızlığı sevmek... "nedir" den çok "ne değildir" e bakınca anlamının daha bir ortaya çıktığına inananlardanım.

    asosyallik değildir mesela. sosyallikten ne anladığımıza bağlı elbet. sokakta dolaşmak değildir sosyallik.

    "yalnız geldik yalnız gideceğiz " sözüne sıkı sıkıya bağlanmanın paranoyasına sahip değildir yalnızlık tutkunları. sadece kalabalığı, arzu ettikleri vakit kendi iç hanelerine dahil ederler.

    ya da derler ya hani kaçıyor kişi kendinden veya insanlardan. zira kendinden kaçan kişi kalabalıklara karışır. kurtuluş olmasa da kayboluş olur bu onun için kimi zaman. beden sayısı ne kadar artarsa ruhunu o kadar azaltacaktır aralarında. yalnızlık zehirinin ucuz panzehiri karışmaktır insanlar arasına.

    halbuki işin aslı başkadır. yalnızlığı seven; kaybolmayı değil kalabalıklarda, sakin bir yerde tek başına çoğalmayı sever.

    yalnızlık birçok artığı muhafaza eder içinde.
    evde yalnız kalmak, bırakılmak, terkedilmek, iki kişilik yatakta tek başına uyanmak belki kırıntılarıdır yalnızlığın.

    dayatma ile olmadığı muhakkak olsa da unutulmaması gereken mühim ayrıntı şudur ki, tercih edilen her kavram sevilir.

    yalnızlığı sevmek bir tercihtir.

    bireye özel.

    kaçmak,
    kalabalıklarda boğulmak,
    perdeleri siyah seçmek,
    önünü görememek,
    geçmişinden nefret etmek,

    değildir.

    sadece kuytu köşelerden ibaret değildir yalnızlık.
    19 ...
  2. 138.
  3. insanlardan uzaklaşmamla paralel ilerlemiştir.

    Hep aynı boş işlerden, davranışlardan, laf kalabalıklarından o kadar sıkıldım ki kendime sığındım gene.
    7 ...
  4. 125.
  5. açık ve net, eğer genel bir yalnızlıktan söz ediliyorsa yalandır. ancak, "içerken yalnızlığı seviyorum" ya da benzeri bir iddia ortaya atılırsa inanabilirim.

    her ruhun sevgiye ihtiyacı varken, kimsenin yalnızlığı daha çok sevdiğine inanmam.
    6 ...
  6. 123.
  7. 4.
  8. iki tür yalnızlık vardır. seçilmiş yaalnızlık ve itilmiş yalnızlık... yalnızlığı seçenler severler onu. yollara pusu kurmamıştır yalnızlık onları içine çekmek için çünkü, onlar inmiştir otobüsün en sessiz durağında yolun bir kısmını 'tek başlarına' yürümek için.
    itilmiş yanlızlık ise öyle midir?... değildir, soğuktur o... karanlıktır, gecedir. ama yine de sevilmelidir ki, onla yaşanmaya alışılsın.
    5 ...
  9. 3.
  10. sırasıyla
    başka çare olmamak
    kafayı dinlemek istemek
    anlaşılamamak
    ilham perisi beklemek olarak da ifade edilebilir.
    4 ...
  11. 128.
  12. En güzelidir. Ne arkadaş ne de sevgili hiçbiri yalnızlığın verdiği huzuru veremez insana.
    4 ...
  13. 2.
  14. yalnızlığın sadece kendi kurallarının, doğrularının geçerli olduğu bi dünya olduğunu keşfeden herkesin sırrıdır. yalnız kala kala önce alışmakla başlayan bi sevgi türüdür. kimse kafanı şişirmez, kendin düşünürsün, kendin eğlenirsin sevilmeyecek gibi değildir.
    4 ...
  15. 25.
  16. ''kötü adamlar, iyi adamlar onları kötülük yapmak zorunda bıraktıkları için kötüdür.'' cümlesi cuk oturur bu duruma.. zira yalnızlık seçilmez, zorla seçtirilir..
    4 ...
  17. 18.
  18. sürekli yalnızlık çeken bireyin en sonunda bükemediğin bileği öpeceksin atasözünden yola çıkarak yalnızlığıyla barışması olayıdır.
    4 ...
© 2025 uludağ sözlük