yalnızlık

entry9525 galeri519 video40
    51.
  1. 52.
  2. yalnız gördümü bizi, gelir bizde kalır.istemedikçe de gitmez..istemez de...
    8 ...
  3. 53.
  4. hani avuçlarin bosluga kapanir ya..
    iste öyle bir sey.
    10 ...
  5. 54.
  6. cep telefonunun hiç çalmamasıdır...
    10 ...
  7. 55.
  8. bir tercih olması durumunda, kesinlikle yanlış bir tercihtir.
    5 ...
  9. 56.
  10. kimi zaman ayrıcalıklı olan bir durumdur.ama fazlası da sıkar..
    9 ...
  11. 57.
  12. gittikce daha da artan duygudur *
    6 ...
  13. 58.
  14. karanlığın insanı delirten bir ihtişamı vardır
    yıldızlar aydınlık fikirler gibi havada salkım salkım
    bu gece dağ başları kadar yalnızım

    çiçekler damlıyor gecenin parmaklarından
    dudaklarımda eski bir mektep türküsü
    karanlıkta sana doğru uzanmış ellerim
    gözlerim gözlerini arıyor durmadan
    nerdesin?

    Attilâ ilhan
    7 ...
  15. 59.
  16. yalnızlık "kader" değil, bir tercihse çok da fazla sızlanmanın bir anlamı yoktur herhalde. rahat olmak gerek.
    6 ...
  17. 60.
  18. 61.
  19. Ben ne zaman yalnız kaldım, bilmiyorum
    Ne tuhaf, vaktim olmazdı
    yalnızlığı bunca bilirken
    kendimi hiç yalnız sanmazdım
    çevremde hep birileri vardı,
    ben hep birilerinin yanındaydım
    günler belirsiz bir gelecek için neredeyse kendiliğinden hazırlanırdı
    aramızda habersiz gidip gelen gündelik armağanlarla
    kendi kendini taşıyan bir ırmağın akıntısında hayat
    bizi kendi sahillerimize ulaştırırdı
    bazı evlerden taşınırdık, bazı insanlar girip çıkardı hayatımıza
    bazı mektuplar alırdık, bazı sözler, çiçek selamları
    sonraları bazı tanıdıklarımızın ölümleriyle de karşılaştık
    elde olmayan nedenle
    sudaki halkalar gibi genişleyen
    küçük alınganlıklardan büyük dargınlıklara
    vazgeçişler, unutuşlar, kayıplar
    birbirimizi çok sevdik hep
    yıllarla azala azala

    şimdi ne zaman yalnız kaldığımı düşünsem,
    yalnız olmadığımı kanıtlamak istiyorum kendime
    eskiden iki albüme sığdırdığım hayatım,
    şimdi sığmıyor eskilenlerle çoğalmış fotograflara
    telefonun başına geçiyorum
    alt alta dizilmiş onca ad arasında seken ömür parçası
    gün ölüyor meşgul numaralarla
    şimdi ne zaman yalnız olduğumu düşünsem,
    şimdi ne kadar yalnız...
    yalnız olduğumu anlamam için beni hiç yalnız bırakmadınız.

    Ben ne zaman yalnız kaldım, bilmiyorum
    her zaman yalnızdım, bunu biliyorum
    büyücü ellerimin kara sanatı yazı
    en çok ben onardım dostlukları, en çok benim elim dikiş tuttu
    bağışlamasız sanarken kendimi
    en çok ben unuttum kalbimin benden sakladıklarını
    tığla içeri çektim takılmış kazakların ipini
    denenmemiş başlangıçları göze aldım,
    hafifletilmiş hasarları, görmezden gelinen enkazı
    mutfağı beklemek hep bana kaldı
    bir şiirden bir romandan bir filmden çıkıp
    her seferinde aydınlık bir inat gibi yeniden karıştım hayata
    hiç el değmemiş gibi yeniden konuk geldim
    odalarınıza, ruhlarınıza
    buraya

    eski aşklarım neredesiniz? Hepinizi çok özledim.
    Şimdi birdenbire bir köşeden çıkıp bana,
    yalnızca, Merhaba, deseniz,
    o zamanlar hiç mutlu etmediğiniz kadar mutlu edersiniz,
    bir zamanlar bütün ağladıklarımı geri verebilirim size
    sağ olun demek isterim, sağ olun, sağ olun
    sanki beni yeniden sevdiniz
    ama biliyorum, pis bir yağmur başlıyor, şemsiyem yok yanımda,
    yağmurda yürümekten nefret ederken, yürümekte ısrarlıyım gene de
    isterseniz, kederdeki bütünlük, diyelim buna
    ne kadar ıslansam, o kadar çıkacağım sanki
    bir zamanlar çok daha bütün olduğumu sandığım
    o yıkanmış zamanlara...

    yeni değil keşfine gençlik verilmiş gerçekler
    her zaman yalnızdım
    kitaplar kadar yalnız
    yalnızca yalnızlığımdan gürültücü bir kalabalık yaptım
    herkes için farklı aldanışlar kurtarılmış hayatlar yok pahasına

    her zaman yalnızdım
    yanardağlar kadar yalnız
    ey kafiye sevenler,
    şimdi beni gökyüzünde bir yıldız sananlar, yanıldınız!

    nankörlük etmeyeyim gene de,
    yalnızlığımı daha az hissettiğim anlarım oldu yalnız

    evimde hep aynı anda çalar telefonla kapı
    gene öyle oluyor; hiç yalnız bırakmazlar beni
    yalnızlık bilgisiyle çatılmış arkadaşlıkların korunaklı gölgesinde
    yalnızlık için çalar telefonlar kapılar
    istersen bana uğra, ya da, Akşama buluşalım, ölmeden yapacak çok
    iş var

    (bkz: murathan mungan)
    10 ...
  20. 62.
  21. 63.
  22. aldatılsa da aldatmayan sevgili..
    13 ...
  23. 64.
  24. Geniş, siyah gölgesi hayatımı kaplayan,
    Tepemde kanat germiş bir kartaldır yalnızlık.
    Kalp çarpıntılarıyla günleri hesaplayan
    Bir benim, benim olan bir masaldır yalnızlık.

    Gördüm yapraklarımın bir bir döküldüğünü,
    Baharda yaşamanın bilmedim nedir tadı.
    Gemi yüzü görmeyen bir limanın hüznünü
    Kimsesiz gönlüm kadar hiçbir gönül duymadı.

    Bir ayna parçasından başka beni kim anlar,
    Bir mum gibi erirken bu bitmeyen düğünde?
    Bir kardeş tesellisi verir bana aynalar;
    Aynalar da olmasa işim ne yeryüzünde?

    (bkz: cahit sıtkı tarancı)
    9 ...
  25. 65.
  26. 66.
  27. insanın içe dönük kaoslarına kafa yormasını sağlayan, ara ara gereklilik arz eden, ruhsal insan paranoyası.
    5 ...
  28. 67.
  29. insan doğasına taban tabana zıt, kişiyi şirazeden çıkaran, dengesini alt üst eden musibet.
    5 ...
  30. 68.
  31. özdemir asaf gelir hep akıllara ama ben bir dorian yapayım yalnızlık beni bozmaz (:
    6 ...
  32. 69.
  33. genel olarak allaha mahsus diye tabir edilen ama hayatın tamamını içine alan olgu.
    6 ...
  34. 70.
  35. insanı bunaltan, "yeter artık atlamak istiyorum" dedirten bir hadise...kimi zaman zevkli olduğu rivayet edilmekte..
    6 ...
  36. 71.
  37. 72.
  38. sevilmesi dost olunması gereken aksi halde çok acı verebilecek olan durum...

    Anladım sonu yok yalnızlığın
    Hergün çoğalacak
    Her zaman böyle miydi bilmiyorum
    Sanki dokunulmazdı çocukken ağlamak
    Alışır her insan, alışır zamanla kırılıp incinmeye
    Çünkü olağan yıkılıp yıkılıp yeniden ayağa kalkmak
    Yalnızlığım yollarıma pusu kurmuş beklemekte
    Acılar gözlerini dikmiş üstüme nöbette
    Bekliyorum bekliyorum bekliyorum
    Hadi gelin üstüme korkmuyorum
    Bulutlar yüklü ha yağdı ha yağacak üstümüze hasret
    Yokluğunla ben başbaşayız nihayet \sezen aksu \ *
    7 ...
  39. 73.
  40. Paylaşılmayan birşeydir.insanın içsel ve Gerçek yalnızlığı olarak ikiye ayrılır. içsel yanlızlık Kalabalık bir ortamda bile insanın kendini yalnız hissetme durumudur.Gerçek yalnızlık ise insanın cevresinde konuşacağı biri olmamasından kaynaklanan bir durumdur.ikiside geçicidir.Paniğe gerek yoktur.
    7 ...
  41. 74.
  42. gülben ergen in lay la lay lalay dan sonraki yeni yaz şarkısı. çoğu şarkıcıya nazaran yaz için slow bir şarkı seçmiştir çıkış için. ama gerçekten de gayet güzel ve dinlenesi bir parçadır.

    sözleri;

    Çok kırgınım bütün dostlarıma
    Sevgilim seni düşman ettiler bana
    Bir hataydı beni seçmedin
    inandın onlara
    Sihirli sözlere aldandın
    Büyü yaptılar sana

    Yalnızlık alır götürür
    Vay beni yazık bana
    Eller böyledir hep ayırır
    Karışıp sevdala
    Eller böyledir hep ayırır
    Karışıp sevdala
    6 ...
  43. 75.
  44. illet bir gülben ergen şarkısı.
    bir slow şarkı yapalım da tutsun şeklinde, yemek tarifi uygular gibi yazılmış, bestelenmiş izlenimi veriyor.
    özellikle vay beni dediği kısım son derece eğreti. al o iki kelimeyi sok loperde loperde türküsünün içine.
    5 ...
© 2025 uludağ sözlük