sadri alışığın ''bir ömürlük istanbul'' adlı kitabın 6.cı şiiridir.
yalnızlık çarşısı
bir horoz ötüşü gibi
şu bembeyaz sandal
şu sonbahardaki muhayyerkürdi rüzgar
ve şu uzun oltalı balıkçılar
üstelik
vurduğu an cehennemce yakıp da
sonra buzlar gibi donduran
kamçı ıslığı gibi
o çırılçıplak yalnızlıklar
boğaziçi burası ha
hem gece yarısı hem de istanbul burası ha
sen hep böyle uzak uzak mı gidersin
uzaklara gider gider de
gene de uzak olursun öyle mi
ne?
sana ne mi martı kuşlarından
günbatışı ve erguvanlardan da mı sana ne
öyle mi?
fakat bilesin
bu yalnızlık dediğim sen gidince çoğalan
bir kalabalıklaştı ki bildiğin gibi değil
üstüme üstüme çoğalıyor
ama bu yalnızlık dediğimiz zavallı hiçbir şeyin farkında değil
benden bile medet umuyor.