yalnızlık güzel şeydir ama zordur

entry1 galeri0
    ?.
  1. akşam yemeğini yalnız başına yerken birden anlatmak, paylaşmak istediğin binlerce cümle olduğunu ve bu cümlelerin boğazına dizildiğini anladığın an...
    hastalandığınızda bir tas çorba pişireniniz yoksa, ameliyata girerken cüzdanınızı hastabakıcıya bırakıp hakkını helal et diyorsanız yalnızlığı iliklerinize kadar hissedebilirsiniz.
    arkadaşlarla içmek varken, yalnız başına bilgisayarın başında içtiğin an
    yolda hiçbir yere yetişme gereği olmadan yürürken, birden yavaş yavaş yağmur başlar. kişi alışkanlık olarak adımlarını hızlandırır. sonra hatırlar ki nasılsa görecek, seni umursayan, sırılsıklam olmuş olmana üzülecek, seni seven biri yok. adımları tekrar yavaşlatır, evine yalnız başına akşam yemeğini yemek üzere en uzun yoldan döner.
    sevdiğin şarkıyı senin kadar sevebilecek hiç kimsenin yanında olmadığı an.
    karanfilde yalnız başınıza yürüdüğünüz zaman
    iş dönüşü kapıyı anahtarla açıp karanlık eve girdiğinizde "ben geldim" diyecek kimse olmadığında.
    hatta daha beteri, kimse olmadığını bile bile "ben geldim ulan evim, nasıl geçti günün beyav" dediğinizde.
    gece çok geç olmuş sanıp yatarken saatin daha 12 bile olmadığı anlaşılan ve kendi kendine gülerek "tavuk gibi erken mi yatacaksın" denilen an.
    hastayken, nane-limon yapacak, ateşinize bakacak, üzerinizi örtecek ve şefkat gösterecek kimsenin olmadığı anlar.
    güzel bir yemek yaparsın tek başına yerken halıya bir parça dökülür eğilip sorarsın "nasıl güzel olmuş mu?" işte yalnızlığını anladığın an o andır.

    ve en acısı
    gozlerinizden yaş düşerken kendi mendilinizi kendiniz aldığınız o an...
    1 ...
© 2025 uludağ sözlük