ayaklarının götürdüğü yere, kafanın estiği yere gitmek mesela. bir şey aldığında bir kişilik almak, paradan tasarruf etmek. rahatça ağlayabilmek. düşünebilmek. kendine kötü gözle bakabilmek, kendini bir kez olsun sorguya çekmek..
not:yalnızım.
belli bir süreye kadar say say bitmez. mesela kendinizi daha özgür hissedersiniz. ama sonra çok sıkılırsınız. diyojen gibi insan aramaya başlarsınız. insan bulmadığınız için bu durumda olduğunuz aklınıza gelir, köşenize çekilir ve bunun gibi sözlükte yalnız olmanın avantajlarını okuyup kendinizi avutmaya çalışırsınız.
(bkz: düşünebilmek)
benim gibi kalabalıklardan yorulan biriyseniz yalnız kalmanın en güzel yanının, kimsenin etkisinde kalmadan düşünebilmek olduğunu fark edeceksinizdir.
yalnızlık iyidir. zaman ve para kaybın olmaz. "aman küstü mü bana? kırıldı mı yoksa?" endişen olmaz. canın ne istiyorsa onu yaparsın. amaan bi kafa dinlesem artık demezsin çünkü kafan zaten rahattır.. saygılar.
'yalnız olmanın avantajı her an yeni birisini bulabilme potansiyelinin olmasıdır.' diye düşünen zihniyet; zaten birini bulabiliyor olsaydın yalnız kalmazdın. yalnızlığın avantajı falan yoktur ama iyi yazılar çıkar yalnızken bu avantaj sayılırsa tabi.
sikerim bağımsızlığınızı, özgürlüğünüzü. bilgisayar başında vakit geçirmek, konuşacak birinin olmaması, hal hatır soranınızın olmaması çok mu güzel amk.
hiç bir avantajı yoktur.. bir kaç haftadır ayrıyım, kendimi ayazda kalmış bekçi yarrağı gibi hissediyorum.. zikeyim yalnızlığın güzel yanlarını.. hiç bi yanı yok.. yalan söylemeyin lan..
evde yanlızken yapılması avantaj olarak görülen durumlardır.
dolaba koyduğun muzu istediğin zaman yersin.
tv de istediğin filmi izlersin.
wc de sabah istediğin kadar kalabilirsin.
oturma odasını istediğin zaman temizleyebilirsin.