yalnız insanların aynaları küçüktür: çünkü hayatlarında, onun gözlerinin içine bakan tek varlıktır aynalar. bu yüzden de aynaları hep küçüktür. kırar aynalarını yalnızlar. belki de en azından benim için en büyük ilkedir bu yalnız insanlar aynalarını kırar.
yalnız insanların evi %50dir: yalnız insanların evine baktığında gözüne ilk çarpan şey yarı yarıyalıktır. evin yarısı temiz yarısı lekelidir. örneğin iki çekyaktan birisine sürekli kendi uzanır, diğerini ise bir gün gelip onda kalacağını umduğu misafirine ayırır. o yüzdendir ki çekyatlardan birinin üzerinde kül, bira, çay ve bilimum yiyecek içeceklerin lekesi varken diğeri temizdir, daha az yıpranmıştır. fincanlardan biri kahve lekesinden kararmışken diğeri beyazdır, renkleri solmamıştır. yalnız insanların hayatları %50 üzerine kuruludur
yalnız insanlar eşyaların kullanma biçimi değiştirirler: yalnız insanların evi banyo hariç en fazla iki kişilik olsa bile oturacak yer bakımından ikiden fazla kişiyi ağırlayabilecek şekildedir. örneğin ikiden fazla sandalyesi, en az iki çekyatı vardır yalnız insanların. ancak bunların kullanım şekillerini de değiştirir yalnız insanlar. örneğin sandalyelerden birine otururken, diğeri ayağının altına gelir, bir diğeri de hemen onun yanında üzerine sigarasını kül tablasını veya kitabını, gazetesini koyabildiği bir sehpaya dönüşür. sandalyelerin sayısı bu yüzden fazladır. elma kasası bir sehpa, ütü masası da bir çalışma masası oluverir bir anda. bira kutuları kül tablası, şarap şişeleri mumluk, rakı şişeleri ise - düzgün bir orantıyla yerleştirilince kitaplık oluverir.
yalnız insanların en yalnız olduğu yer banyolarıdır: yalnız insanların yatak odaları, oturma odası, mutfağı vs. en azından iki kişiye yetebilse bile, banyoları tek kişiliktir. tek bir tane banyo lifi, tek bir tane bornoz, tek çeşit şampuan, tek bir tane diş fırçası, tek bir tane traş bıçağı vs. vs. vs. yalnız insanların en yalnız olduğu yerdir banyoları.
yalnız insanların ev yaşantıları da tek kişiliktir: adı üzerinde yalnızdır ve büyük bir tencereye, örneğin bir düdüklü tencereye ihtiyaç duymaz yalnız insanlar. bir tabak setine de ihtiyaçları yoktur. ama yine de en azından iki tane fincanı üç tane tabağı vardır yalnız insanların, sürekli beklediği o misafiri gelebilir diye
yalnız insanların yatakları hiç bozulmaz: yalnız insanlar yataklarında yatmadıkları için yatakları hiç bozulmaz. bunun birkaç farklı nedeni vardır. en önemlisi yalnız oldukları içindir. sarılacakları başka bir beden yoktur onlar için. dolayısıyla yatakta da rahat edemezler; sarılacak bir beden ararlar; olmadığı için de gözüne uyku girmez yalnız insanların. yataklarında uyumazlar ve o yatak bozulmaz.
ikincisi ise 1. maddenin bir uzantısıdır. her an o beklediği misafirinin gelme ihtimali vardır onlar için. bu nedenle gece geç saate kadar beklerler. muhtemelen de kanepede uyuyup kalırlar. ama yine de pijamalarıyla uyumaz yalnız insanlar, eve birisi geldiğinde en azından onların karşısına çıkabileceği, belki bir eşofmanla uyur kalırlar.
sonuç; yalnız bir insanın yatağı bozuksa, bilmelisin ki yakın bir zaman içinde onda bir misafir vardı
yalnız insanların telefonları gürültülü çalar: telefonlarını sürekli kontrol etme ihtiyacı da duyarlar yalnız insanlar. beklediği misafirinin, evde misin ben geliyorum türünden mesaj çekmiş olabileceğini veya şurada buluşalım diye telefon edebileceğini ve kendisinin de bunu duymayabileceğini düşünürler. bu nedenle de sürekli telefonlarını kontrol ederler. hatta sadece bu nedenle onların telefonu, çok gürültülü çalar. bütün aramaları duyabilmek için.
yalnız insanların telefonları sürekli kullanabilir durumdadır: yalnız insanların telefonlarında her zaman kontör bulunur, telefonlarının şarjı vardır. yani birisinin ona ulaşamaması veya onun birisine ulaşamaması gibi bir sorun söz konu değildir. çünkü her an o beklenen misafirin onu araması ihtimali vardır, ulaşılması veya ulaşması şarttır yalnız insanların.
yalnız insanların tuvalet sefaları yoktur: yalnız insanlar neden gece yıkanıyorlarsa, normal insanlar gibi dakikalarca tuvalet sefası da yapamazlar. yine her an o beklenen misafirin gelebilme ihtimali vardır onlar için ve yine kapıyı duymama ihtimalleri
yalnız insanlar gece yıkanır: yalnız insanların yıkanma saatleri, yaşadıkları şehre ve oturdukları semte göre değişiklik gösterir. fakat ortak bir nokta vardır; gece yıkanırlar gece; sabaha karşı da olabilir, gece yarısı da o yıkanma saati, o beklenen misafirin artık ona gelemeyeceği bir saattir. çünkü o banyodayken o misafirin onu ziyarete gelme ihtimali ve onun kapı sesini duymama ihtimali vardır. bu yüzden yalnız insanlar geceleri, beklenen misafirin gelmeyeceği saatte yıkanırlar.
bir kısım yalnız insanın kuralları olabilir lakin bu kurallar * yalnız olmadığını düşünen (var mıdır? tartışılır.) ya da yalnız yaşamayan insanların kurallarından çok da farklı değildir. ki ben şahsım adına insanların -yalnız olsun ya da olmasın- kuralları olduğuna inanmıyorum. (misal, kapı gece 00:00 da kilitlenecek, şöyle olursa böyle, böyle olursa şöyle olacak vb). ancak yalnız insanların kurallardan çok alışkanlıkları vardır. yalnız insanlar, kişisel alanları ister istemez genişlemiş olmasından mütevellit bu yalnızlığa herhangi bir müdahale oluşması durumunda agresifleşirler. zira yalnız insan, yalnızlığa ve onun getirdiği rahatlığa alışmıştır. bu insanlar her ne kadar yalnızlıklarından zaman zaman sıkılsalar, yalnızlıklarını bozmaya gelenleri coşkuyla karşılasalar da, uzun süren bir yalnızlığın bozulması durumu vuku bulduğunda tek kişilik dünyalarının rahatlığı ve dolayısıyla özgürlükleri tehdit altındaymış hissiyatına kapılarak savunmaya geçeceklerdir. yalnız insanların kişisel alanları 60 cm. den ziyade evlerinin metrekaresiyle doğru orantılıdır.
yanlnız insanlarda utanma ve edep duygusu olup evlerinde yada kapalı bir ortamda sevişirler. gerçi artık park, cadde, sokak, otobüs, köprü altı, alt geçitlerde yani umuma açık mekanlarda da bu mevcut. genel olarak köpekler, kediler gibi sokak ortasında cinsel ihtiyaçlarımızı karşılamıyoruz bazı hayvanileşmiş insan ırkları hariç...
yalnız insan kural tanımaz. kafasına göre takılır. istediği şeyi istediği an yapabilme özgürlüğüne sahiptir. ona karşı çıkacak, engeleyecek kimse yoktur çünkü.