yalnız gezmek

    11.
  1. bazen o kadar özlenir ki.

    kötü sandıklarınız, yük sandıklarınız var ya.

    onları dahi özler olursunuz.

    imkan varsa, tadı çıkarılasıcadır.

    tabii, her şey insanlar için.
    4 ...
  2. 4.
  3. dünyalar kurdurur insana, dünyalar yıktırır.
    4 ...
  4. 6.
  5. istediğin filme istediğin zaman girmektir, yemek yerken dergi okuyabilmektir. bazen insan buna çok ihtiyaç duyar fakat kısa sürede sık aralıklarla yalnız gezmek yalnızlığın boyutunu düşünmeye zorlar insanı.
    3 ...
  6. 5.
  7. fonda hüzünlü bir şarkı çalar ve sen boğulursun düşüncelerinin enginliğinde. Yalnızlığınla kısa metrajlı bir film çekersin.
    3 ...
  8. 3.
  9. Yormaz insanı,keyiflidir.
    Fazlası zarar.
    2 ...
  10. 12.
  11. muhteşem bir durumdur.
    tak kulaklığını ohh be.
    3 ...
  12. 13.
  13. yaz boyunca iki çocukla gezip ve aman düşecekler, aman bir şey olacak diye peşlerinde koşturmaktan ne gezdiğimden, ne yediğimden ne de içtiğimden bir şey anlamadığım için yalnız gezmenin büyük bir nimet olduğunu düşünüyorum. geçenlerde çarşıda tek başıma yürüyordum* 'özgürlüğün tadı'na vardım. mübarek sanki hapisten kaçmış andy dufrense idim. *
    3 ...
  14. 14.
  15. Bir müddet yürüdükten sonra güzel ve tercihen tenha bir yerde bir banka çöküp dinlenirken Kendine eski anıları anlatıp nostalji yapabilmeyi veya rahat rahat dedikodu edebilmeyi sağlar.
    2 ...
  16. 1.
  17. yanında biri olmadan, tek başına gezmek.
    kötüdür.
    hüzünlüdür.
    gezesi gelmez insanın.
    bir an önce bitmesini istersiniz.

    sonuçta bime * uğrayıp yiyecek bir şey alıp eve dönmeyle sonuçlanır.
    3 ...
  18. 2.
© 2025 uludağ sözlük