istediğin filme istediğin zaman girmektir, yemek yerken dergi okuyabilmektir. bazen insan buna çok ihtiyaç duyar fakat kısa sürede sık aralıklarla yalnız gezmek yalnızlığın boyutunu düşünmeye zorlar insanı.
algıların tamamen dış dünyaya yönelik olduğu gezme şeklidir. daha çok gözlem daha çok düşünce daha derine inme demektir.
biri olsa yanında: "ay acıktım, burada da çek beni faceye koycam, dur bi twit atıp geliyorum."
anasının gözü.
zordur ama güzeldir yalnız gezmek.
yaz boyunca iki çocukla gezip ve aman düşecekler, aman bir şey olacak diye peşlerinde koşturmaktan ne gezdiğimden, ne yediğimden ne de içtiğimden bir şey anlamadığım için yalnız gezmenin büyük bir nimet olduğunu düşünüyorum. geçenlerde çarşıda tek başıma yürüyordum* 'özgürlüğün tadı'na vardım. mübarek sanki hapisten kaçmış andy dufrense idim. *
Bir müddet yürüdükten sonra güzel ve tercihen tenha bir yerde bir banka çöküp dinlenirken Kendine eski anıları anlatıp nostalji yapabilmeyi veya rahat rahat dedikodu edebilmeyi sağlar.