" Derin, sessiz, iyi böylece
Güz, ölülerini bırakan kuşlar
Yer kalmadı acıya ülkemizde
Derin, sessiz, iyi böylece
Gün ortası alacakaranlık bakışlar.
Bir buluşma yeridir şimdi hüzünlerimiz
Biz o renksiz, o yalnız, o sürgün medüzalar
Aşar söylediklerimizi çeker gideriz
Ülkemiz, toprağımız, her şeyimiz
Kıyısında camların, bozbulanık rakılar.
Çizeriz yeryüzünü kaygısız ayaklarla
Yüzümüzdür bir yağmur ağırlığınca düşer
Sonra pek anlamadan içkiler ne çabuk biter
Ne kadar konuşursak o kadar bir sessizlik olur
Adımızı sorarız birine, o bize adını söyler. "
doğum günü musmutlu geçsin hep öyle güzel geçsin yazarı. tanımam ama her insan kendince hak eder mutluluğu. neyse derunlara dalmayalım.
şimdi burçlar falan da değişmiş ya, acaba ne burcu oldun ki sen ey yazar, bi bak bakalım. *
hayır bak sadece yoksa kabul et falan demiyorum. şahsen ben kabul etmedim. bi de böyle uzun uzun yazıyorum ama bi amacım yok. valla yok. öyle konuşuyorum işte. iki çene çalmak olsun, iki saçmalamak olsun falan. he bak ama söyle rica ederim, rahatsız olduysan hemencecik sileyim. allahtan sözlük bize bu imkanı veriyor, istemediğimiz ya da istenmeyen yazılarımızı silebiliyoruz.
ama hayat böyle değil tabi.
umarım hayatınız, silmek istediğimiz şeylerle dolu olmaz. hatalar olur ama onları silmek yerine umarım onlarla barışıp yolumuza daha güzel daha kaliteli devam edebiliriz. bu hepimiz adına bir dilekti. selamlar, nice yaşlara.