minumum yabancılaşma, maksimum özgürlüktür. insanın sadece kendi benliğini değil, diğerlerini de tanıması için olmazsa olmaz ilk adımıdır. uzaklaşmaktır ki uzaklaşmadan özgürlük olmaz... gece gece nerden aklıma geldiyse, sanırım nbc üstadın uzak filmi her şeyi anlatıyor. evet, bu açıdan belki zordur yalnızlık ama bu berbat ve iç karartıcı kapitalizmden en iyi kaçış yoludur...
Hayata tutunma Savasinda Tek tabanca mücadele etmek..
içindeki 10 farklı sesle diyalog hâlinde olmak..
Hangi sesin haklı olduğuna karar verememektir bazen.
Ve bazen de sırf kafandaki bu aykırı sesler yüzünden serin uykulara dalamamaktir yalnızlik..
Anlatacak bir sürü şeyin varken bunu anlatacak birini bulamamaktır.
Dertleşecek birine ihtiyacın varken bu kişiyi bulamamaktır.
Neye ihtiyacın varsa bizi aramayı unutma diyen birinin olmaması,
Beraber gülüp eğleneceğin birinin yanında olmaması diye uzayıp gider.
senelerce insan gözlemlesen de insan iletişi için işe yaramadığından gene de yalnız kalmaktır.
durmadan can sıkıntını giderebilmek için kendinle uğraşırken kendini tanımayı bitirememektir.
yalnızken insan isteyip insan yanında olunca gene eski duruma dönmeyi isteyerek sonra tekrarlayan durum paradoksuna girmek, karar verememek ve içte durmadan tereddüt olmasıdır.
değişik aktiveler deneyip (mesela aynı yere durmadan değişik yolla gitmek, yolda bir şeyler bakınmak, hayvan fotoğrafı çekmek vb.) gene de o aktivelerin yetmemesidir, daha fazlasını aranırsın ama çevrendekilere garip gelceği için yeni şeyler yapmakta gittikçe isteksizleşirsin ve daha çok yalnızlığın artar.
kısacası yalnızlık genellikle ömür boyudur ya yalnızlığa o şekilde hayata alışacaksın ya da yalnız birini bulup beraber hayata alışacaksın. çözüm yolu olabilseydi güzel olurdu.
Yalnızlık tekilliktir. Ruhu ve bedeni tatmin edecek herhangi bir varlıkla karşılıklı olarak herhangi bir aidiyet durumu içinde olmamaktır, eğer tercih ise olmamaktır. Yalnızlık kabullenilmiş çöküntü ise ahmaklık tercih edilmiş yücelmiş ise azizliktir.