"yemek yemeden önce, ne yiyeceğiniz önemli değil, kiminle yiyeceğinizi düşünün; çünki yanında kimse olmadan yemek yemek bir aslana yada bir kurda mahsustur" der epikuros.
zaman zaman güzel olan ama sürekli olduğunda sıkan bir şeydir yalnız yemek yemek.iştah kalmaz, sofrayı kurma derdi olmaz, toplamaya ise hiç gerek duymaz insan sofrayı yalnızken.toplulukta daha lezzetli olur yemek yemek.
özellikle kalabalık alanlarda yapılması halinde işkenceye dönüşen hededir. paranoyaklaşırsınız, ortamdaki herkes sizi izliyormuş gibi hissedersiniz. ağzınızın kenarına bulaşan mayonezi, yere düşen patatesi, dökülen kırıntıları herkesin büyük zevkle izlediğini sanarsınız. ortamda gitgide çoğalan kahkaha seslerini üstünüze alınırsınız, ezilirsiniz, küçülürsünüz... hatta o an dünyanın en yalnız insanı gibi hissedersiniz. en iyisimi siz, partneriniz yoksa yemeğinizi paket yaptırın, evde döke saça yiyin. oh mis.
sıkıcıdır. yemeğini yerken gün içinde yaşadığın olayları anlatıp gülebileceğin, sorunun anlatabileceğin biri olması insana iyi hissettirir. insanlarımız yemek masası dışında kaç yerde karşı karşıya oturma fırsatı bulabiliyor ki ?
yemek iskender de olsa, yaprak sarması da, kuru pilav da tat aynıdır. Biri ile ekmeğini bölüşmediğin, son kalan lokma için yarışmadığın, oh ne güzel doyduk ya da ne çok yedik diyemediğin yemek , yemek değil, açlık ihtiyacının giderilmesidir.