söylediği yalanı duysanız zincirleme zeka ürünü. hayatımın en ilginç dönemini yaşıyorum.
yazacaktım da üşendim.
david fincher filmleri gibi vallahi. bazıları o kadar yersiz ve nedensiz ki.
bunların beceriksiz versiyonları vardır komik duruma düşen;
-aşkım şu an arkadaşla sanayideyiz. Lastik patladı yazamıcam. Hamama gidiyorduk biliyorsun.
Hamama gidecek ya tel bilmem kaç saat bakılamayacak lastik de patladı az gecikme de oldu sen şüphe etme.
(vatsap sağolsun)
-Sen sanayinin fotosunu bi gönder bakıyım şeker şey.
(Gerçekten sanayidedir ama a noktasıyla b noktası ölümüne kapışır. tabi az zeki isen firmaların adını google amcaya yazınca önüne getirir.)
sonrası malum sevişme seansına alınan sevgiliniz o an zevkten ölürken ertesi günü pişmanlığı hap ile eşdeğer. acılar içinde kendini size gebe bırakmıştır.
karşısındakini aptal yerine koyan sevgilidir. bana çıkıyorum facebooktan diyip çıktı 15 dakika sonra girdi 1 saat boyunca açık kaldı ve bana yazmadı bende okkalı bir yazıyla şırak diye yüzüne çarptım her şeyi ve terkettim.
sevgili olmasina gerek yok yalani hissettigim an uzarim. Bu konuda da oldukca yetenekliyim. Sorarim gercegini soylemesse kendin bilirsin derim giderim. Hatta gercegini bildgm halde yalani yeminlerle iddaa edeni gordu duydu bu yazar. Orospu cocugu iste. Beni buluyolar mq.
Yalan bir kere yakalandığında insanın içine şüphe tohumlarını saçar. O andan sonra sevgilinizin her söylediğini ya da her yaptığını "acaba?" diye düşünmeye başlarsınız. Siz bitirmek istemeseniz dahi ilişki o gün aslında bitmiştir. Akıllı iseniz affetmek yerine ayrılmayı tercih edersiniz. Zira yalan affedilecek bir konu değildir.