zaman geçtikçe, bazen hüznü, kederi, mutluluğu paylaşacak insanlar arıyoruz. bunlardan ilki aile ve bizi gerçek sevgilerle, gerçek duygularla birbirimize bağlayan kenetleyen bir olgudur aile.
küçükken annemiz, babamız yabancılarla konuşma derdi ya hani.
şimdi her yanımız yabancı dolu, biz yabancıları kendi ailemizi sevdiğimizden çok sevmeye başladık. getirisini düşünmeden yeni yeni insanlarla tanışmak, vazgeçilmezimiz oldu. aile kavramı, anne, baba yemeğe çağırırken netin içinde kayboldu. dışarda bekliyor o çok sevdiğimiz dostlarımız(!). Yaradanı unutur olduk, isyan yerine dua etmek gerekirken, gece annemiz dua et de yat derken, birine belki de slm, nbr diyerek unuttuk.
hayatı yaşıyoruz belki dolu dolu, belki bomboş. hepimizin hayalleri var, biz şanslı doğmadık, onlar hayata 1-0 başladı diyerek avuttuk. hep iyi olmanın derdindeyken, babanın, annenin yaşlandığını unuttuk. onlara verebilecek onca sevgi, huzur varken, bir gün aniden gelen bir sevgiliye verdik umutlarımızı. kazık atıldı belki, mutluyuz sandık. her ağladığımızda annemiz yüzümüz gülsün diye kendince şakalar yaparken, bir iki arkadaşın iki esprisine kandık.
iş, güç derdinde, adı okul okumak derdi vs gibi sebepler bizi ayırmaya yetecek elbet. ansızın kayıp giderse ya o bizi kimsenin yerine koymayan annemiz, ya da cebindeki son harçlığını da bize vermek için çırpınan, ondan bundan borç bile alabilen babamız.
hangi sevgili, hangi yabancıyla tanışsak bizi onlar gibi seveceğini sanmıyor muyuz. neden her yerde ilişkilerle dolu bir sürü makale çıkıyor. neden eski sevgili başlığında hep hüzünler, ızdırap dolu sözler var.
neden şarkılar, sen ile başlayan nakaratlarla dolu. niye dünyamız bir kişinin girip çıkmasıyla kahroldu diye deliriyoruz. hırsımızı almak için, tabi ki kim var en yakınlarımız. çıkar hırsını gitsin ne olacak.
önceden yabancılarla konuşma diyen annemizi babamızı allah eksik etmesin başımızdan. kardeşimizi korusun yaradan ki, ele muhtaç etmesin. hep yeni insanlarla tanışırız, kimi iyi, kimi kötü. cidden bazen isyan etmek için bu soru beynimi oyalıyor. yalan olmayan ne kaldı. bir Yaradan, bir aile. dışardan gelen, aldatmaya meyilli insanlar değil de, bir de sizi seven gerçektir. senin sevdiğin seni sevmiyorsa, seni sevenle yetinmelisin dostum. seni seven ile bir aile oluşturarak, sen de karşılıksız belki bir şeyler için babamız, annemiz gibi çırpınırsın derler adama.