insanlıkta böyle bir tür yoktur. konuşanlar konuştuklarının yalan olup olmadığının farkında değillerdir çünkü. ancak konuştukları üzerine uzun uzun düşünürlerse belki farkedebilirler. ben böyle düşünüyorum ama bu düşüncemin çok da arkasında değilim. ama ne olursa olsun bu benim düşüncem ve ona sahip çıkmalıyım. arkasında değilim derken emin değilim demek istedim yaklaşık olarak. emin olmayınca da ikna edici olamıyoruz ama olsun. emin olmadığımız düşünce ile durduk yere kandırmayalım insanları. yazıktır.
erkeklerde çok çok nadir görülen kişilerdir. ben şuana kadar yalnızca bir tane gördüm. o da benim, kimselere vermem. mutluluğa eklenir yalanların bırakıldığı kapılardaki çöpler. benim için, bizim için.
benim gibi ''hiçbir zaman yalan konuşmaki ne söylemiştim diye düşünmek zorunda kalmayasın.'' felsefesinde olan insanlardır. arada söylüyorsun tabi canım ama işte sayısı az olduğu için unutmuyorsun.
ayrıca yalan konuşmamak değil, yalan konuşup inandırmak sanattır. bugün dürüst olmanın, ukalalık sayıldığı bir toplumda yaşadığımızı unutmamak gerekir.
daima yalancıların tercih edilmesi ve kazanmasıyla, göt üstü otururlar. daha sonra da, yalancıları tercih edenler göt üstü oturur. o yüzden, dürüst bir insanın hakkını yerken dikkat edeceksin yarraam.
