gri bulutlar, burnumuza çalınan toprak konusu, inceden inceye yağan yağmur, sokakların boşalması, insanın içini kaplayan bir hüzün. ayrılıkların, vedaların, kalp kırıklıklarının akla gelmesi olayı. gri rengin insan psikolojisi üzerinde olumsuz bir etkisi vardır. gri gözleri yorar, insanın enerjisini alır, mutsuz eder.
içinizde kalan acının göz yaşları gibi ufak ufak üstünüze yağmaya başlar,sanki ağlayan sizmişsiniz ,bir bulutmuşsunuz gibi.o bulut gibi, yüreğinizde karalar bağlamıştır.hüzünlenirsiniz bu yüzden ama ,yine de hoştur ...
denizli şehirlerde yaşıyorsanız yağmur bambaşka yağar size.mp3 ve kapşonlu sweat t-shirt ü de kapıp hızlı adımlarla kordona ilerlersiniz cem adrian yağmur der,teo mavi,lamb gorecki...damlalar denizle birleşirken siz yalnızlığınızı koynunuza alıp hüznünüzü hazmedersiniz.
önce odan kararır sonra camına damlalar düşer ve yavaş yavaş kayarak yollarını kaybederler.bakarsın...sende kaybetmek istersin yolunu.yağmur damlası olmak istersin.
aslında hüzünlenecek bir şey yok belki de sevinmek gerek barajlar doluyor.böyle de düşünmek gerek belki...
karanlık, iç sıkıcı ve boğucu havada ister istemez olur herkese. o gün neyiniz var neyiniz yok kaybetmiş gibi olursunuz, en sevdiğiniz insan sizi terketmiş gibi hissedersiniz, sonra yağmur biter, gökkuşağı çıkar belki de, kaybettiğiğinizi sandığınız her şeyi tekrar kazanmış kadar mutlu olursunuz.
yağmurla birlikte havanın kararması ve karanlığın da sonsuzluğu ve boşluğu akla getirmesinden olsa gerek. yoksa yağmura güneşin eşlik ettiği yaz yağmurlarında insanda böyle bir hissiyat oluşmamakta.