hazırlıksız bir şekilde yağmura yakalanan kişinin aklını kurcalayan soru. efsane avcılarının bir bölümünde bunu test etmişlerdi. ancak bir sonuca varamamışlardı. eğer yağmur damlalarını buharlaştıracak kadar sürtünme meydana getirebilecek yüksek hızlarda koşmuyorsanız, koşmak ile yürümek pek birşeyi değiştirmez gibi.
yıllardır eşşeğin cinsel organı kadar sorgulanan soru..
aslında hiç gerek yoktur, koşan adam eve gider kurulanır, geçer cam kenarına çakar kahvesini.. yürüyen adam yeni yeni geliyordur..
uzun zamanlara sığdırılan bir tartışma konusu olabilmesi muhtemel merak sebebidir.
Lâkin, koşan insanın yerdeki su ve su birikintilerine basarak koştuğunu hesap etmek gerekir ise, koşan kişinin sadece üst vücut bölümü değil, alt vücut bölümü de ıslanacağı için genel bir ıslanma söz konusu olmaktadır.
ulan bu soruya bu kadar kafa patlatana kadar; yağmur başlayınca aç şemsiyeni misler gibi, ister koş ister yürü.. veya şemsiyen yoksa yanında, gir bir cafe'ye iç sıcacık nescafeni paşalar gibi.
birde bunu bilim adamları araştırıyor ya ona yanarım. adam senelerce okumuş bilim adamı olmuş yaptığı araştırmaya bak. yağmurda koşan mı, yürüyen mi fazla ıslanır? seni değil, sana o bilim adamlığı sıfatını veren angutu yakalamak lazım aslında.
mantik olarak cevabi evet olmasi gereken soru.
100 metrelik bir mesafemiz olsun. kosmayan kisinin hizinin saatte 1 km oldugunu, kosanin da saatte 20 km oldugunu dusunelim. kosmayan 6 dk icinde, kosan ise 18 sn icinde gececektir bu mesafeyi. kosmayanin hizini giderek dusurursek ve sifira yaklastirirsak * bu mesafeyi alma süresi sonsuza yaklasacaktir ve sürekli islanacaktir. bu mantikla, kosan daha az islanir.
sonuc olarak daha az islanmak istiyorsaniz kosunuz.
ha allahin rahmetinden kacilir mi diye bir soru gelirse, iste o zaman da allahin rahmetine basmamak icin kosuyorum dersiniz. alin size bir sorun daha; kosan mi daha cok allahin rahmetine basar, kosmayan mi?
+ çötünk abi, yağmurda koşan daha az ıslanır mı
- ben ne bileyim .mina koyim, şu esmer karıya sor. bak dikiliyo orda..
* arabım, ben esmer değilim...
- ne skimse...
tanım: yağmur konusunda engin bilgilere sahip olan insanların rahatlıkla cevap verebileceği, yağmurda ko$ması mı yoksa yürümesi mi gerektiğini bilmeyen insanların soracağıu soru.
orjinali, yağmur ko$arken mi yürürken mi daha çok ıslatır sorunsalı olan ba$lık. kimilerince yağmurdan korunmak için kafa eğilmeli mi sorunsalı olarak da adlandırılır.
evet efendim, kimi kendini bilmezlerin iddia ettiği gibi, yani yağmurdan ko$arak kaçılmaz iddiasından bahsediyorum, yağmur altında yürüyerek giderseniz daha çok ıslanırsınız. neden mi? matematiksel hesaplamalarla açıklamaya çalı$alım:
yürürken 90 dereceyle gelme ihtimaline sahip alanınız yakla$ık 25 cm2'dir. 0 dereceye kadar yağmur alabileceğiniz alan ise yakla$ık 10 cm2'dir.*
velev ki; ko$arken 90 dereceyle gelme ihtimaline sahip alanınız yakla$ık 30 cm2'dir. 0 dereceye kadar yağmur alabileceğiniz alan ise yakla$ık 22.4 cm2'dir.*
açıkça görülmekte ki, yürürken saniye ba$ına daha az yağmur alıyoruz. yağmur alma oranına k dersek, yürürken k kadar aldığımız yağmuru ko$arken 1.6 k olarak almaktayız. bunların türevsel ortalamalarını alırsak, gerçekten kötü $eyler olacağından almıyoruz, bu değerleri aklımızda tutarak hesaplamamıza devam ediyoruz.
oranımız 1/1.6. yürürken 60 sn. de takriben 67.2 m alıyoruz.** ko$arken ise 60 sn. yakla$ık 522.4 m almaktayız.* velev ki 67.2/522.4 oranı 1/1.6 oranından küçüktür.
bu durumda e$ek dereden 3,2 saatte gelmekte, be$ikta$ ise bursa'ya 3 çakmakta, ve insanoğlu yağmurdan ko$arak kaçabilme kapasitesine sahiptir.
tüm kedilere yağmur altında kaçmalarını öneriyor, ertuğrul sat artık $u baki'yi diyor,
esenlikler diliyoruz.
gitmek istenen mesafe de onemlidir. sonsuza kadar yagmurda yurumek, sonsuza kadar yagmurda kosmaktan daha az islatir. bunun disinda ben kosarim arkadas, isteyen yurusun.
gidi$ hızı, ki$inin boyu ve kilosu, göz rengi, alınacak yol ve cinsel hayatının aktifliği gibi konuların deği$kenliğinin akılda tutulmasının faydalı olacağı soru. ara$tırma ve hesaplama yapılmadan denemeye kalkmayın, zatürre'ye yol açabilir. evde takla atın daha iyi.
efendim şimdi eğer iriyarı bir yapınız varsa koşmakta zorlanacağınız için koşarken daha çok ıslanırsınız, yok cılız bir yapınız varsa daha hızlı koşacağınız için yağmur sizi daha az ıslatacaktır.
şimdi yürürkeni ele alacak olursak, yine aynı durum söz konusudur. iriyarı olanın çapı daha büyük olduğu için cılız olandan daha çok yağmur damlasına maruz kalacak ve yağmur onu daha çok ıslatacaktır.
sonuç: valla iriyarı isen yağmurda ister koş ister yürü her iki durumda da sen ıslanacaksın.
sonuçta koşarsanız kapalı bir mekana daha çabuk ulaşacağınızdan,ıslanma ihtimaliniz daha düşük olur.lakin şemsiyeniz yanınızdaysa ister yürüyün,ister koşun,no problem.
yağmurun yağma hızı ve açısı bir değerde sabit kabul edilirse,
rüzgarın yönü ve hızı bilinirse,
yağmur damlalarının boyutu bilinirse,
kişiden yatay bir kesit alınıp alanı hesaplanırsa,
yürürken ve koşarken ki hızları da eklenirse,
sürtünme falan da ihmal edilirse..
...yine de çözülemeyecek sorunsaldır. çünkü bunların hiçbirine bağlı olduğunu sanmıyorum.
uygulamalı olarak bulmak gerekir, ki her farklı yağmur yağış yoğunluğu için farklı değerler bulunabilir. belki hangisinde daha fazla olduğu nitelik olarak bulunabilir, ancak bu olayın her koşulda doğru sonuç veren bir denklemi/formülü bulunamaz. böylelikle ben merak etmemeyi tercih ederim..
ayrıca söylediklerimin sorumluluğunu kabul etmiyorum, akademik yazılarda kullanmanızı tavsiye etmem, lakin ben bile inanmadım.
koşarken daha fazla damlaya maruz kalınıyor ancak yürününce de yavaş yavaş gidildiği için gene fazla yağmur damlasına maruz kalınıyor. iyisi mi siz hiç yorulmayın. yürüyün gitsin.
Bir belgesel kanalının denediği (kaçık profesörler) ve cevabını bulduğu sorudur. Denek kişisi, önce kuru tartılır, sonra yapay yağmurda yürür. Tekrar tartılır. Kurulandıktan sonra yapay yağmurun altından koşarak geçer. Ve görülür ki; yağmur koşanı da yürüyeni de aynı oranda ıslatır. Yağmurun geliş açısı ıslanma oranı üzerinde etki etmez.