yaftalamadan düşünün

entry67 galeri0
    49.
  1. harika düşünülmüş bir reklam fakat türkiye'de hiçbir yayın organının tanıtımı olamaz.. imkansız.. mantık olarak saçma..
    2 ...
  2. 50.
  3. zaman gazetesi'nin kendi elemanlarına mesajlar verdiğini düşündüğüm reklamın sloganı.

    "beyler, özellikle köşe yazarları, yaftalamadan düşünün, bize geri dönüşü olur mu? daha fazla abone kazanabilir miyiz?"
    0 ...
  4. 51.
  5. düşünmeden yaftalamayı örnekle açıklamak gerekirse:
    (#4031867)
    1 ...
  6. 52.
  7. reklamını yaftalayarak yapan, bunun üzerinde çok düşünmüş olduklarını tahmin ettiğim(!), zira liboş diye bir etiketi gazete sıfatını almış bir yayın organının ne kadar düşünerek ürettiğine anlam veremediğim reklam kampanyası.
    0 ...
  8. 53.
  9. utanmazlığın, şark kurnazlığının, insanı göz göre göre aptal yerine koymanın, takiyyenin daniskası iğrenç reklamın sloganıdır.

    (bkz: yüzünde eşşek derisi gerili olmak)
    0 ...
  10. 54.
  11. cezanın seslendirdiği milliyet reklamı kadar samimi/samimiyetsiz olan reklam filmidir.

    Bazılarınız zaman gibi bir cemaat gazetesi nasıl olur da böyle bir kampanya sloganı kullanabiliyor diyebilirsiniz.Ne var ki Doğan grubu gibi rüşvetçi,şantajcı,kaçakçı,manipülasyoncu bir holdingin gazetesi olan milliyet gazetesinin reklamı ne kadar olabiliyorsa bu da o kadar işte...
    1 ...
  12. 55.
  13. Yusuf Ziya Özcan: "yaftalıyoruz: piyasacı"
    ihsan Doğramacı: "yaftalıyoruz: intihalci"
    Bush: "yaftalıyoruz: katil"
    Hüseyin Üzmez: "yaftalıyoruz: tecavüzcü"
    Fethullah Gülen: "yaftalıyoruz: amerikancı"
    0 ...
  14. 56.
  15. "add'nin kadıköy'de düzenlediği mitingde katılan bazı 'ergenekon'cu gençlerin sol yumruklarını kaldırarak sloganlar attıkları görüldü"

    zaman gazetesi, 19 temmuz 2008, cumartesi.

    (bkz: http://www.zaman.com.tr/haber.do?haberno=716077)
    1 ...
  16. 57.
  17. sivas ta yaftalamadan katledenlerin sloganı.
    1 ...
  18. 58.
  19. 59.
  20. bir zaman gazetesis çelişkisidir. bu adamlar ergenekon'cu diye herkese çamur attılar. çaycı, sütçü, simitçi kimi görseler ergenekoncu yaptılar. yalan mı lan nurcu! her gun okumuyor musun gazetende sonra aman yaftalamayın edebiyatı yapıyorlar. ikiyüzlülüktür bu!
    2 ...
  21. 60.
  22. 61.
  23. her ne kadar reklamı çok beğensem de zaman gazetesine karşı fikirlerimi değiştirmeyecek olan yeni slogan.
    0 ...
  24. 62.
  25. çok şahane bir yafta fabrikasına sahip, ikiyüzlü zaman gazetesinin sloganıdır.
    (bkz: yersen)
    0 ...
  26. 63.
  27. zaman gazetesinin öne sürdüğü anlamlı sloganlardan birisi. etiketlemeden düşünmek! yurdum insanının oldukça zor benimseyeceği bir şey olsa gerek. düşünüyorum da şöyle, hayatımızda birçok şey hakkında bilip bilmeden o kadar kesin hükümler veriyoruz ki. bu tarihte de böyle olmuş. yani geçmişten günümüze kadar bu durum hep böyle gelmiş ve böyle gidecek gibi görünüyor. bugün en eğitimli, kültür seviyesi yüksek olan insanlar bile birçok şey hakkında çok kolay peşin hüküm verebiliyor.

    aklıma gelen ilk örnekleri vereyim hemen; en basiti sözlükte bile haftanın en berbat entrysi seçilen bir entrye baktığınız vakit mutlaka dar bir çerçeveden bakılıp da taşlandığını görebilirsiniz. oysaki gerçek bambaşkadır. bu gerçek sadece insanların farklı görüşlerine göre hatta ön yargılarına maruz kalarak şekil almıştır. bazen bakıyorum, siyasi görüşünü içeren birtakım entryler yazan yazarlar yine taşlanıyor. "bu yazar kesin dinci, bu yazar faşist, şu yazar bilmem ne..." eminim okuyan hemen bu şekilde içinden geçiriyor. sözlüksel manada bu kadar önem taşımıyor olabilir. ama hayati önem taşıyan mevzularda çok yaşanıyor. misal, "mustafa" filmi. en çok eleştiriyi alan filmlerden birisi oldu. can dündar'ın açığı yakalanmaya çalışıldı. yani konumuz gereği, birçok alanda etiketlenmeye çalışıldı. pırıl pırıl bir insan karalanmaya çalışıldı. filme gidip de izlemeyen bazı boş beyinliler film hakkında ahkam keserek atasını, bayrağını seven vatanseverler olarak görünmeye çalıştılar. öyle değil mi?

    tarihte de bu tür vakalara çok rastlanmış. cumhuriyet için mücadele veren insanlar vatan haini olarak ilan edilmişler. sarıkamış olayında 90000 şehit verdiğimiz gün enver paşa almanya'ya kaçmış. adı korkak komutana çıkmış, iş bilmez, deneyimsiz birisi olarak gösterilmiş. ama bazı tarih kitapları bütün bunların yanı sıra enver paşa'nın çok başarılı bir komutan olduğunu yazıyor.

    yani uzun lafın kısası, bu ön yargılar olduğu müddetçe biz milletçe daha çok yanlışlar yaparız. bir insan hakkında bile "şu cahil kadın mı? ya da yaramaz çocuk mu?" gibi bir tanıma gidersek sadece olduğumuz yerde saymış oluruz. bir söz vardı, kime ait olduğunu hatırlayamadım şimdi ama şöyleydi: "bir insan hakkında başkalarının onun için söylediklerinden çok, onun başkaları için söylediklerinden fikir edinilebilir." diye. hakikaten öyle, ancak bu şekilde tanıyabiliriz insanları, ancak bu şekilde düşüncelerini öğrenebiliriz.

    buna bence küçük şeylerden başlasak çok daha iyi olur. en basiti sözlüksel manada iyice düşünüp tartmadan yazılan entryler hakkında, yazarların kişilikleri hakkında peşin hüküm verilmese çok daha güzel olur. çünkü her yazar "acaba şöyle başlık açsam dikkat çeker mi, ya da şöyle yazsam saçma olur mu?...vs." birçok konuda endişe duymaktadır. ne demiş bacon:" yalanlamak ve reddetmek için okuma. inanmak ve her şeyi kabullenmek için de okuma. konuşmak ve nutuk çekmek için de okuma. tartmak, kıyaslamak ve düşünmek için oku!"
    4 ...
  28. 64.
  29. 65.
  30. reklamlar çok güzelde zaman gazetesi söylediklerini ilk önce kendi yapsa.
    0 ...
© 2025 uludağ sözlük