yıllar yılı milletçe kızlı erkekli ne kadar abazan ve kompleksli olduğumuz gerçeğini defalarca yüzümüze vurmuş durumdur. türkiye de kız kalmamış gibi erkeklerin, erkek kalmamış gibi de kızların dibi düşer hafif eli yüzü düzgün yabancı ünlü görünce. en son josh holloway'e "beni siker misiniz" diyen hatun kişimiz de bu durumun en hayvani örneği olmaya hak kazanmıştır. ama asıl sorun bu dibi düşme ya da salya akıtma durumu değildir. sözkonusu ünlü sansasyonunu yeterince yaptıktan ve 2-3 demirbaş talk showa katılıp iyice parlatılıp ülkesine döndükten sonra bu sefer övgü düzenlerle kıskançlıktan çatlayanlar arasında savaş başlar. gelen erkek ünlüye düzülen övgülerden kelli alın damarları çatlayacak kıvama gelen türk delikanlıları gelecek ilk yabancı ünlü hatunu yağlayacağı yağdanlığı hazırlamaya başlar. aynı süreç bu sefer orada yaşandıktan sonra kıskançlık sırası türk kızlarına geçer. bu böyle sürüp gider. elin yabancı ünlüsü de sansasyonu yaptığı ve bizi birbirimize düşürdüğüyle kalır.
karşında duran kelli felli, göbeğini kaşıyan, eski romantizmini kaybetmiş erkeğe, acaba kıskanır mı? titrerde kendine tekrar döner mi umuduyla yapılan misillemelerdir. "bak böyle gittiğin her an başkasına verebilme olasılıgım artıyor". şeklinde bir gözdağı verme stili de olabilir. ayrıca yanındaki ile model alınan ünlü arasındaki 7 fark kişide ruhsal bozukluklara yol acabilir.