kabullenip s.ke s.ke solumaktan başka çareniz yok diye düşünmeyin. nefes almayın bence, protesto edin. ya da periyot belirleyelim gemen,
haydi bir ki üç hııp! ben diyince bırakın. *
oksijenin yaşlandırdığı bilimsel gerçektir. doğar doğmaz uzaya çıkartılıp orada büyüyen ve orda yaşayan biri 100 yaşını rahatlıkla geçer. ama nefes almayla alakası yok. teninize temas eden oksijen bile sizi yaşlandırır.
ulan bi soluduğum havanın, aldığım oksijenin bedava olduğunu düşünürdüm. şimdi gittiniz onuda zehirlediniz, helal olsun.
lanet olsun, oksijensiz hava istiyorum dostum.*
Mesela, dedem ileri derecede astim ve koah hastasi yani vucuduna gerekli olan oksijeni akciger kana geciremedigi icin oksijeni alabilecegi makine kullanmak zorunda makineye baglanmadigi zaman kriz geciriyor ve nefes almasi kesiliyor. Yani oksijen alamayinca ölüyor.
Ama ben biyoloji biliyorum solunum biliyorum oksijenli solunum biliyorum, niye bebege aciklar gibi aciklama geregi duydum?
Felsefik bakış açısıyla değerlendirmesi gereken bir söylemi bilimsel fakat sığ pencereden değerlendirmeye çalışan insanları ortaya çıkarmış, oldukça zekice bir söylem.
iş bu entry girilene kadar yazılmış tüm yorumlara baktım ve evet başlıktaki önermenin das parfum adlı romandan apartıldığını farkeden bir kişi olmuş o da kendim. Daha sonra girdiğim entryi bile unutmuşum hey gidi.
doğadaki oksijenin kalitesinin azalmasıyla zehrin de etkisinin azalacağı bellidir. tahrip edilen ormanlar, artan insan nüfusu, artan trafik, motorlu taşıtların ve sanayi işletmelerinin zararlı gaz salınımı, aşırı betonlaşma gibi etkilerden dolayı oksijenin miktarı da azalmakta. zehrin etkisinden kolay kurtulacağıza benziyor. belki 70 yıl hayatta bile tutamayacak hale gelecek bizi. daha erken teslim edecek. bu arada yazmadan edemeyeceğim felsefik başlıkları seviyorum.
insanın yaşamasını sağlayan oksijen aslında vücudun belli süre hayat sürdürebilmesi ve sonra görevini tamamlayıp insanı öldürmek için bir zehir olma ihtimalidir. olamaz mı? olabilir. evet.
karbon içermeyen bir canlı türü olmadığı gerçeğiyle beraber düşünülürse kafaları karıştırabilecek bir önermedir.
--spoiler--
Ekosistemdeki canlıların yapısını oluşturan en önemli elementlerden biri karbondur. Karbon, canlılardaki bütün organik bileşiklerin yapısında bulunur.
--spoiler--
karbon içermeyen bir canlı türü yoktur. bilindiği gibi simgesi "c" harfidir.
özellikle ülkemizde sıkça doğalgaz yani karbon monoksit zehirlenmesine rastlanır. karbon monoksitin kimyasal formülü ise co dur. yani 1 karbon ve 1 oksijen atomunun birleşmesi ile meydana gelir.
bir canlı türü olarak karbon içerdiğimize göre aldığımız her oksijen atomu karbonla bileşik yaparak bizi zehirliyor.
ayrıca halk arasında paslanma dediğimiz oksitlenme de yanmadır. bir demir parçası oksijen ile temas ettiğinde yanar yani oksitlenir yani paslanır.
yanlış hatırlamıyorsam kırgız bir bilim adamı, insanların ağızdan beslenmeyi kesmesi halinde insan ömrünün 1000 yıla kadar uzayabileceğini iddia etmişti. eğer anne karnındaki gibi beslenebilirsek.
her ne kadar türkiye'de bilim dediğimiz zaman aklımıza "fasulyeye kuran okuyarak bereketini arttırmak" gelse de bu kırgız bilim adamı bir televizyon programında anlatmıştı bunları ayrıntılarıyla.
bu saygıdeğer bilim insanı ağızdan beslenmenin sakıncalarını anlatmamıştı fakat burada kendisine katkı yapmak, bilime önem veren bir birey olarak boynumun borcudur.
her canlı türü karbon içerdiği ve insan denen mahluk da canlı ile beslendiği için yediğimiz her gıda karbon içermektedir. eğer ağızdan beslenme kesilirse alınan karbon miktarı azalacak böylece vücut içerisinde oksijenle bileşik yaparak co, co2, co3 gibi insan vücudu için zararlı/tehlikeli molekülleri oluşturamayacak. böylece var oluştan gelen karbon miktarınca yanacağımızdan (bkz: oksitlenme) bu miktar bir yanma insanı ancak 1000 yıl gibi bir zamanda öldürecek.
bilim dünyasına böylesine nadide bir bilgiyi armağan ettikten sonra değerli sözlük yazarlarına da kısa bir hatırlatma yapayım;
"oksijen almayalım öyleyse böylece ölmeyiz" gibi salak salak iddialarda bulunmayın. bütün ölümler beynin oksijensiz kalması neticesinde gerçekleşir.
benim yaptığım gibi mantıklı çözümler sunun, bilime dolayısıyla insanlığa bir katkınız olsun.