Var mısınız, tecavüzcü Coşkun’lara islam’ın cezasını verelim.!!
Feminist kadınlar yine ayaklandı..
Vıdı vıdı söyleniyorlar..
Toplumun bir yarası, tedavi edilmek isteniyor. Onlar “Yok tedavi edilmesin. Yara öyle kalsın..” diyorlar.. Hatta dedikleri, “Yara öyle kalsın” da değil..
Yara kanıyor.. Onlar diyorlar ki, “Kanama devam etsin, bırakın dokunmayın!”
Büyükşehirlerde pek sık rastlanmıyor olabilir ama..
Köylerde, küçük yerleşim birimlerinde..
16 yaşını doldurmayan nice kızlarımız, şu veya bu sebeple evlendiriliyorlar..
Aile nezdinde, toplum nezdinde bu bir evlilik olsa bile..
Kanun nazarında bu; bir evlilik değil.
Çünkü 16 yaşını doldurmadan, evlilik mümkün değil.
Sonuçta da, kendi rızaları ile, anne babalarının onayı ile evlilik hayatı yaşayan bu insanlar, aslında kanunun işgüzarlığı sebebi ile, suçlu konumuna düşüyorlar.
Sadece kendileri de değil..
Anne babaları da, suçlu pozisyonuna düşüyorlar..
Kanun değişikliği, işte bu yaraya merhem olmak istiyor..
Yoksa, istiklal Caddesi’nde yolda yürürken bir kızı görüp, takip edip, dar sokakta sıkıştırıp tecavüz edenler bu kanundan yararlanacak değiller..
Akşam geç saatte, son durağa yaklaşırken, başka yolcu kalmamasından istifade ederek, yolunu değiştirip, ormanlık alana götürdüğü minibüsteki son yolcuya tecavüz edenler, bu kanundan yararlanacak değiller..
Lisedeki birden fazla kız/erkek öğrenciye tasaddide bulunan sapık öğretmenler bu kanundan yararlanacak değiller..
Hayır hayır..
Fail erkek ise.. Mağdur erkek olduğunda, zaten evlenmek mümkün değil..
Velev ki, fail ile mağdurun cinsiyetleri farklı olup, evlenmeleri için kanuni engel olmasa bile..
Fail, “Ben evlenmek istiyorum” dediğinde dahi..
“Ben razıyım, tecavüz ettiğim kadın ile evlenmek istiyorum” dese bile..
“Cebren ırza geçilmesi” söz konusu ise..
Kanun değişikliğinden yararlanamıyor..
Dikkat edin.. Fail evlenmeye razı.. Mağdure de razı.. Hatta belki evlenmişler..
Ama yine de, fail yeni kanun değişikliğinden yararlanamayacak.
•
Ya kimler yararlanabilecek?
Köyde, amcasının kızıyla, gönül rızası ile nişanlanıp, kız veya erkekten biri henüz 16 yaşını doldurmadığı halde, resmi nikah yapmaksızın karı koca hayatı yaşayanlar..
Onların anne babaları..
Kasabada, komşusunun kızı ile gönül birlikteliği olan..
Ama taraflardan birisi 15 yaşında olduğu için, resmi nikah kıymadan, kendi aralarında yaptıkları nikah ile karı koca hayatı yaşayanlar. Ve onların anne babaları..
Evet, kanun değişikliğinden, sadece bu tür, rıza ile birliktelik yaşayanlar yararlanabilecekler..
Vıdı vıdıcı feministler, hemen ciyaklayacaklar: “15 yaşındaki kızın rızası olmaz ki, ‘Rızası ile’ diyorsunuz” diyecekler..
O sizin iddianız.
Türkiye’de 16 yaşındaki kız mahkeme kararı ile evlenebiliyor..
ingiltere’de, Almanya’da anne-babasının onayı ile evlenebiliyor.
Dolayısı ile, “15 yaşındaki erkek veya kızın rızasının geçersiz olduğu” iddiası, bir varsayım..
Kaldı ki, kural kökten değiştirilmiyor. Bütünü ile, “15 yaşındaki herkes, bundan sonra evlenebilir” de denilmiyor..
Son nokta:
15 yaşındaki komşu kızı ile gönüllü olarak evlenen, şu an iki-üç çocuğu olan, eşinden başka hiç kimse ile gayrımeşru birlikteliği bulunmayan babaların cezaevine girmesi doğru mu?
Kanun, bu örneklerin mağduriyetini bitirmek istiyor.. Bu mağduriyeti başka türlü bitirebilecek bir önerisi olan var ise, söylesin. Yoksa, vıdı vıdı etmesin!