rambo ve annesinin abzürt komik maceralarından birden bire kürşatlı gülsümlü gerilim müzikli sahnelerine geçmesiydi. kürşat dürzüsünüde hep kıskanırdım gülsüm gibi bir kadınla beraber olduğu için.
memolinin merdivenlerden çıkarken alt komşusunun hemen kapıyı açması. ve bunu her defasında tekrarlaması. memolinin ısrarla denemesi üzerine başarısız olması. iyiydi lan orası ben seviyordum.
memoli ve zeynonun sevişmesi.Hemen sapık damgası filan vurmayın.Onların o masum aşkları birden o safhaya gelince çocukluğuma büyük bir darbe vurmuştu.Biri bıçkın polis memoli biri köylü kızı zeyno.Sen bunları niye seviştiriyorsun ki?Niye masumiyetlerini,o küçük atışmalarını yok ediyorsun ki? Bir de ib.e kürşatı hatılıyorum.*
Hic unutmadim ki aklimda kalsin. Uzun zaman aradan sonra gecen aylarda birkac bolum izledim. Cocuklugumu da yeniden yasatmis oldu bana. Evet, memoliye asiktim.
bir mafya lideri ve suç örgütü elebaşına göre türkçesi saçmalık derecesinde düzgün olan kürşat reyiz gelir aklıma. bir de bunun kırığı olan gülsümle ekürisi yusuf. ne günlerdi lan
şimdiki eski özel harekatçı
rıza babanın orta kolu mesut komiser.
(bkz: şevket Çoruh).yılan hikayesinde erkanın köylüsüydü
Akasya durağının üçkâğıtçısı Sinan.
(bkz: levent Ülgen). bir bölümde eroin kaçakçısıydı.
Bana yalnızca iş arkadaşlarım memoli derler repliğiydi. Ta ki zaten girilmiş olduğunu görene kadar. Üzüldüm. Kırıldım bin yerinden parçalanmış cam gibi.