cakır: kara günleri kahraman omuzlarında taşıyarak bu ak günler erdiren bir gaziye nasıl sataşırsınız?? bir istiklal madalyasının süslediği ihtiyar savaşçıyla nasıl alay edersiniz ulenn?!?!
en az dunyayi kurtaran adam kadar kult bir filmdir.
lakin bu filmde bilincli bir absurdlukten cok, cuneyt abinin sapina kadar sert ama sapina kadar da insancil ve durust kisiligi o kadar belirgindir ki gercek dunyayla kiyaslandiginda absurd kacabilir. fakat bu filme gulunmemelidir dalga gecilmemelidir kanimca. filmin yarattigi ironi tamamiyla alisik olmadigimiz keskinlikte bir karakterden kaynaklanmakta sadece. ve bunu da sanirim cuneyt arkindan baskasi oynayamazdi.
cuneyt arkinin en yumusadigi an ise sevdigi kadina galiba seni seviyorum derken gozune bile bakamamisidir sertlikten.
yikilmaz cuneyt abim, tankla gelin tufekle gelin helikopterle gelin ama yikamassiniz onu. yuru bee
malkoçoğlumuz, kara muratımız canımız cüneyt arkın hakkında bu filmde oynadıktan altı sene sonra, filmde komünizm propagandası yaptığı iddiasıyla dava açılmıştır. güler misin, ağlar mısın.
en sonunda mafya elemanları cüneyt abiyi kıstırıp üzerine takır takır şarjör boşaltırlar, jönümüz ise "yıkılmıcaaaaam" deyü bağırıp ayakta ölüverirdi. garipti lan. komikti ama.
*fatoş: günlerden beri beni etkiliyorsun kimsin, nesin?
çakır: eşkiya!
fatoş: lütfen kimsin?
çakır: kimse değilim. ama bir sabıkalının gözüyle de olsa insanlığın umudunu gördüğüm için her şeyim... *... galiba seni de seviyorum. **