otobüste karşılaşırdık, bazen underground pes zirvesi düzenlerdik. Uzun zaman oldu görmeyeli, merak edilen ve sevilen insan. Bu arada evlenmiş mutluluklar dilerim.
en azından 2012nin ilk girisine imzamı atmış olacağım sevinçten delirmek üzereyim desem de yeme.. birazdan telefonun çalabilir ve bu kadim dostun her an seni kitleyip sabaha kadar şarkı söyleyebilir.. zira pek dertli pek efkarlı. hani durup dururken ansızın basan efkarlar var ya onlardan..bu gece ki şanslı parçamız dilek taşı ve senin için geliyor. hoppaaa..
dün yolda yürürken aklıma geldi şu farkında olmadan oluşturduğumuz savunma mekanizmalarımız.benim ki ne kadar hırtsa senin ki o denli insancıl oldu hep ve bazen gülüp geçmeyi senden öğrendim. aklımdan geçtin yine gülümsedim, sen beni hep gülümsettin. gizli gizli hep ardımda olduğunu bilmek, beraber saçmalayabilmek, bizi sevmeyenlerin ardından atıp tutmak.. sen olunca güzelleşen şeyler var hayatta. epeydir seni görmemenin getiri bu histerik haller. öeh tamam rakıyı da es geçmiyorum.. sahi rakı demişken? beraber dost dosta bi fasıl yapıversek ya? söz sanatçıdan daha az çıkacak sesim..
sevgi saygı rakı balık sigara ve çamaşır suyuyla..
lütfedip beni robert downey jr'a benzetirken, robert efendiye de çaktırmadan "sirseri" diyerek başına iş açma ihtimaline bulaşmış "ankara insanı"dır. bugünlerde zaten ünlüler bir bir ünsüze dönmeye başlıyor (ünlü yumuşaması), polanski kaptırdı kaba eti, tarkan'ı esrar içip deli deli dans ederken kıskıvrak yakaladılar... olur mu hiç böyle a yiğido, yarın robert'ı da "katil doğanlar" filminden yola çıkarak darbeci marbeci diye suçlarlar, alır getirirler türkiye'ye, mamak'a koyarlar. sonra adam hapisten çıktığı gibi yakalar hepimizi, başta da seni. "zen bağa sirseri dediydin bi zaman, nirenle dedin haa?" diye karşına çıktı mı suçu bana atma sonra.
zirvelerden inmemekle birlikte, zirvede kar kalınlığının yanında incecik kalmış kendisi. * fotoğraflarda bi memnuniyet, bi neşeli gülümseme, bi keyif. hadi bakalım, salınıyor gönlün yayları *
haklı yazar. biz görmüş, geçirmiş yazarlarız. şimdi yeni bir nesille birlikte geçirdiklerimiz tekrar gözümüzün önüne geliyor. arkadaş kaç kere geçireceğiz daha. bir kere yetmiyor mu ? aynı konular dönüyor. hayır aklı başında yazan kişi sayısı çok az. sözlük formatının içine edenleri inci sözlük'e havale ediyorum.
" arada bir yazar mısın ? iki satır bile olsa... " diyorum kendisine. çünkü ben öyle yapıyorum...
şimdi söylemeden edemiyeceğim ben bu adama ön yargılıydım usta. neden bilmiyorum ama garip bir önyargım vardı. sonradan gördüm ettim vs. vs. çok da muhabbet etme fırsatımız olmadı ama bütün ön yargılarımı sildi ve tatlı bir adam dedirtebiliyor. daha ne olsun. ayrıca başarılı bir zirveye imza atmış kişidir kendisi.
(bkz: bizim gibi delilere her gün bayram zirvesi)