önümüzdeki sene büyük ihtimal 2.filmi çıkacak olan film. birinci film gayet güzeldi yalnız bir sorum olacak. bizim brad reyiz çatının köşesinde ve şuan hatırlayamadığım biryerde 1008,1009,1010,1011 falan diye sayıyordu o mevzuyu anlayamadım?
filmde brad pitt olmasa bu kadar konuşulur mu bilmem, klasik bi senaryo matematigine sahip film. sonu başı belli.. kesin böyle olcak ama du bakiim nası olcak diye izliyorsun. ha emek ve para harcanmış, diğer zombi filmlerine göre yamyamlığın, kanın ve vahşetin dozu güzel ayarlanmış... bütün bunların toplamında "moruh kesin izle" der miyim demem, "izleme la bok gibi" der miyim onu da demem.. öyle bi film işte.
isminden klasik uzaylı istilası filmlerini çağrıştıran ama bir virüsün yayılmasıyla zombiye dönen insanlarla dönmeyenlerin savaşını anlatan güzel bir film.
max brooks'un yazdığı, tam adı World War Z: An Oral History of the Zombie War olan ve insanlar ile zombiler arasında yaşanan küresel bir savaşı anlatan tadından yenmez kitaptır. 2006'da yayınlanmıştır.
Savaşı insanların kazanmasının ardından, bm savaş sonrası komisyonunca görevlendirilen max brooks'un dünyayı dolaşarak hayatta kalan insanlarla yaptığı röportajlardan oluşmaktadır. konsept ve yazımı itibariyle korku edebiyatına level atlatmıştır.
audiobook formatı da piyasaya çıkmıştır. audiobook'unu seslendiren kadro insanın ağzını bir karış açık bırakacak türdendir. mark hamill, john turturro, rob reiner, jurgen prochnow, alan alda, carl reiner gibi isimler tarafınsan seslendirilmiş ve yılın en iyi audiobooku seçilmiştir.
brad pitt'in sahibi olduğu plan b entertainment tarafından film hakları satın alınmıştır. şu anda senaryosu yazılmaktadır. film tahminen 2011 yılında çıkacaktır.
tam çerezlik film.her zamanki zombi filmlerinden daha iyi olmuş,marc foster da iyi yönetmiş.
--spoiler--
brad pitt abi kameraya "aileme onları çok sevdiğimi söyleyin bla bla" yazacağına doğru ilacı gösterdiğimde telefonu çaldırın yazsaydın ya.bir sahne önce kameranın başındaki kadınla telefonda konuşmuştun.dişlerini takırdatan zombiden dolayı aklının karıştığını varsayıyorum.
gereksiz derecede gerilimli, para kazanmak için çekilmiş bir film. filmde aşırı derecede gerilim var ama bunun bir çıkış noktası yok, diğer zombi filmlerinden bir ayrıcalığı yok. alışılmışın dışında sadece zombiler daha hızlı hareket ediyorlar ve sinir bozucu bir ses çıkarıyorlar. sonu da beklendiği gibi bitiyor.
bir resident evil dururken izlenmez bir film.
son derece vasat bir film, bir de iftara kadar vakit geçsin diye açlıkla imtihan olurken izledim ondan sevmemiş olabilirim. lakin ne zombi filmi ne de insanlığı tehdit eden bulaşıcı hastalık temalı bir film olarak kurtarmıyor. bahçelievler metroport'ta dublajlı izleme gafletinde bulundum, herifler kudüs'ü ortadoğu diye seslendirmişler, yakasında kartal olan subayı albay diye değil de yüzbaşı diye çevirmişler.
--spoiler--
bir de ilk defa bir zombi filminde zombilerin kazanmasını istedim, kudüs'te yahudi israil askerlerini yedikleri sahneler yüzünden.
--spoiler--
resident evil tarzında bir film beklerken mesaja boğulmuş olarak sinema salonundan çıkmanıza sebep olacak olan filmin adıdır.
aksiyon sahneleri bu tarz filmlerin standardının altında ve buram buram propaganda kokan sahneler sizi bazen yoruyor.
"tabiat ana bir seri katildir ve her seri katil gibi yakalanmak ister. bunun için de etrafta bilgi kırıntıları bırakarak vahşetine çareler sunar. tek yapman gereken bunu farkedebilmektir." repliği çok özel gelmiştir.
