depeche mode 'un, en iyi albümleri olarak bilinen, 1990 senesinde çıkardıkları violator albümünden, enjoy the silence, personal jesus gibi harika şarkılardan geri kalmayan, dave gahan'ın mükemmel davudi sesini açığa çıkaran ''cool'' yorumu, müziği, martin lee gore'un sözleri ile, dinlenilmesi gereken süper ''dm'' şarkısı...
martin gore'un violator şaheserlerinden biridir. sevilen kişinin karşısına geçip gözlerine bakarak söyleme isteği uyandıran bir şarkıdır.*kışkırtıcı bir havası olduğu yadsınamaz. giriş müziği de son derece kıpır kıpır olup sizi izleyen gözlerin olmadığı mekanlarda en odunsulara bile dans ettirdiği tecrübeyle sabittir. sözleri gelsin:
Let me take you on a trip
Around the world and back
And you won't have to move
You just sit still
Now let your mind do the walking
And let my body do the talking
Let me show you the world in my eyes
I'll take you to the highest mountain
To the depths of the deepest sea
And we won't need a map, believe me
Now let my body do the moving
And let my hands do the soothing
Let me show you the world in my eyes
That's all there is
Nothing more than you can feel now
That's all there is
Let me put you on a ship
On a long, long trip
Your lips close to my lips
All the islands in the ocean
All the heavens in the motion
Let me show you the world in my eyes
That's all there is
Nothing more than you can touch now
That's all there is
sadece güzel bir şarkı demek aslında buzdağının görünen yüzünü tasvir eder. modern müzik tarihi içindeki gelmiş geçmiş en iyi bestelerden birisidir. tüm depeche çalışmaları gibi çok basit bir melodisi vardır. işte bu nedenledir ki yayınlanmasının üzerinden 21 yıl geçmiş olmasına rağmen hiç bıkmadan dinlenilebilir. ilk yayınlandığı zamanı dün gibi hatırlıyorum, o zaman 12 yaşında bir veled iken komşu bir ağabey'in penceresinden duydum ilk kez. bunun ne olduğunu bilmeli, bulmalı, dinlemeliydim. nasıl öğrendiğimi hatırlamıyorum ama bir şekilde depeche çalışması olduğunu öğrendim ve yine nasıl bulup aldım bilmiyorum ama***bir şekilde o kaseti buldum. herhalde günde 100 kez falan başa sarıp dinliyordum şarkıyı. yıllar geçtikçe bu kez nasıl olurda böyle bir beste aklıma gelmez diye kahrolmaya başladım. gerçi sözlere haksızlık etmemek lazım, en iyi 50 şarkı sözü içine girer bence. ama ben takmış durumdaydım bu besteye, halende takık durumdayım. üniversite boyunca bana çok eşlik etmişti bu çalışması üstadların***.en azılı metalci olduğum zamanlarda bile utana sıkıla dinlerdim gizli gizli.şimdi 32 yaşındayım, ve bir yaşında bir kızım var.akşamları uyku saati geldiğinde türlü çeşit şaklabanlıklar yapıyorduk uyutmak için. çok yorgun ve mutsuz olduğum bir akşam*üstadların bir konser dvd'sini açtım, sırf kızımla dans edip müzik dinlemek için. ilk açtığım şarkıda world in my eyes'dı tesadüf, şarkı bitti, kızım uyumuştu. şu anda kızım sadece ve sadece depeche mode ile uyuyor akşamları, demekki genlerimize işlemiş, bende ona hediye etmişim. böyledir benim hikayem world in my eyes ile.
--spoiler--
süper şarkıdır lan
--spoiler--
