bir zamanların unutulmaz programı. en azından kimin online olduğunu bilirdiniz, whatsapp aksine akıp giden ve takip edemediğiniz yazışmalar olmazdı. kullanışlıydı bayağı.
Özlenen, şu an piyasadaki mesajlaşma sohbet uygulamalarında tadı aranan ama bulunamayan program.
Kişisel iletiler girmek ne dinliyorum özelliği ikonları bile bir baskaydı.
Zamanında acaip illet olduğum titreşim özelliğini bile özledim lan.
microsoft'un msn messenger'ı yeniden düzenlemesiyle piyasaya sürülmüş program.
nostaljidir. ICQ'nun bir tarafına koymuştur ve skype tarafından bir tarafına koyulmuştur.
gelmiş ve maalesef geçmiş en tatlı sohbet programıdır benim gözümde. az mı sohbet ettik, az mı titreşim yolladık, şarkılarla gönderme hangimiz yapmadı? ayarlıyordun bunu, windows başlayınca otomatik olarak bu da başlıyor ve bağlanıyordu. kimler online diye bakardık, sevdiceğimizin msn nickini görmek bile nabzımızı hızlandırırdı. 2000lere damga vuran, güzel bir programdı. hiçbir sohbet programı onun yerini alamadı, skype'a hiç ısınamadım zaten, whatsapp'tır, viber'dır bunlar da hikaye. elimizde kala kala facebook chat kaldı bakalım ara sıra kullanmalık ve pratik, onun dışında yok. messenger'ın yerine hiçbir şey koyamadım anlayacağınız, özeldi ve güzeldi.
2005 yılı msn adresimle yıllarca hava attığım uygulamadır. çok özlüyorum msnyi. mayın tarlasında 200-5 giderek rakip tanımazdım. en iyi sohbet programıydı ama kaldırıldı. beyinsizler. kimse son zamanlarda kullanılmadığı için bitti demesin. alakası yok. tüm çevrem orada olup her an 200 online görünen yerdi.
eger suanda sahip oldugunuz kiz arkadasiniz/erkek arkadasiniz bu yazilimdan bir haberse, siz kendinizden yasca cok kucuk insanlarla berabersiniz demektir.
aşırı derecede özleten, facebook'tan bir kez daha nefret etme sebebi.
halbuki bir zamanlar minicik pencereden mi sosyalleşirdik? hangi müziği dinlediğimizi gösteren iletilerimiz, cool nicklerimiz, abuk sabuk smiley'lerimiz, başında sabaha kadar geyik yaptığımız toplu konuşmalarımız filan vardı. "2 dakka sonra geliyorum bişey olursa titret" derdin, arkanı dönmeden 50 titreşim gelirdi. Ne güzeldi ulan msn!
yoktu tabi o zamanlar instagram, facebook, twitter hede hödö. harika bir ulaşım aracıydı herkese göre. telefondan bile kıymetliydi hatta. hele bir de aileden birisi şehir dışındaysa ve siz de msn üzerinden kameralı görüntü açtıysanız babanızın ''heyt be adamlar ne yapmış'' diye sevinç tepkisine maruz kalırdınız.
sınıf arkadaşım vardı bir de. büşra. onunla konuşacağımız özel konuları hep msn'den konuşurduk. böşra diye severdim onu. heeeyt! sevgilimdi. sevmiştim kendisini. emre aydın dinlerdi. beni de zamanla emre aydın dinlemeye zorladı. akşamları okuldan çıktıktan sonra hemen msn'in başına geçer, büşra ile kameralı sohbet yapardım. bir de müdürün kızıydı. orospu çocuğu müdür ilişkimizi öğrendi, beni de öyle bir dövdü sözlük. resmen gol attıktan sonra ''abooooovvvv!'' diye bağıran kayserispor taraftarına dönmüştüm. kızı da bizim sınıftan almıştı. başka sınıfa yolladı. tabi aşka engel olur mu? bir müddet daha görüştükten sonra konya'ya gittiler. msn eski rağbetini yitirmişti. ben de aşkımı içime gömdüm. ne aradım, ne sordum. öyle işte...
böle yeşil yeşil ekranları vardı. küçük resimler sonra cevap gelmediğinde titreşim atardık ikinci titreşim için diğer anı beklerdik.. heyt be ne günlerdi. gözlerim yaşardı.