buffy the vampire dizisinin kızıl saclı buyucusu. erkeklerle olan basarısız iliskilerinden sonra lezbiyenligi secmis, tara ile lezbiyen iliski yasamıs, ilerleyen bolumlerde buyuculuk konusunda kendini asmıs, buffy'nin en iyi arkadası.
Film. 1950'li yıllarda Amerikan sinemasına hakim olan süper prodüksiyonlar dönemi altın çağını kapattıktan sonra uzunca bir süre aile ilişkilerini, toplumsal açmazları, sevgi üçgenlerini işleyen dar kadrolu ve küçük bütçeli filmlere yönelindi. Bu arada, çocuklukları, izledikleri filmlerle, dinledikleri öykülerle beslenen, üzerine de sağlam bir sinema eğitiminin eklendiği bir kuşak yetişmekteydi. Ve 80'li yıllara gelindi.
20. yüzyılın son çeyreğinde, her alanda olduğu gibi sinemada da " Dahiler", "süper çocuklar" ortaya çıkmaya başladı. ilk bir kaç denemeden sonra yapımcılar, bu kuşağa güvenlerini kesenin ağzını yeniden açarak göstermeye başladılar. Steven Spielberg, Joe Dante, George Lucas kuşağı dünya sinemalarında fırtına gibi esmeye başladı. Yıldız savaşları, Indiana Jones'lar, E.T.'ler ve benzeri filmler kendilerine harcanan parayı defalarca katlayan gişeler yaptılar.
Zamanın ve mekanın belirli olmadığı bir platformda geçen film, Lucas'ın imzasını taşıyan bir öyküden yola çıkılarak gerçekleştirilmiş. Bütün olay, sihirli güçlere sahip bir bebek prensesin kötü kraliçenin eline düşmesini engellemek gibi, bir cümleyle özetlenebilecek bir temaya dayanıyor.
Bu görevi Willow adlı bir cüce üstleniyor. Koca yüreği küçücük bedenine zor sığan, ikinci sınıf büyü güçlerine sahip kahramanımız akıl almaz güçlükleri aşıyor ve görevini başarıyla tamamlıyor. Bir çoğunun ilk sinema deneyimi bu film olan yüzlerce cücenin seçimi, inanılmaz platolar, stüdyo teknikleri, aylarca süren ön araştırmalarla saptanan ve çoğunu bu filmde ilk kez gördüğümüz , neredeyse gerçeküstü doğa parçaları, binlerce kişiden oluşan yapım ve çekim ekibi yatıyor.
eskiden vhs kasetler vardı. günümüzün dvd'si vcd'si gibi kasetçiden kaset kiralanır, video'ya takılır, izlenirdi.
benim ailem de bu furyaya uyar, düzenli olarak kaset kiralardı. yine bu kiralamalar'ın birinde, küçücük yaşıma rağmen hayal meyal kasetçi dükkanındaki adamın "isterseniz bu kasedi satın alın. içinde 2 tane güzel macera filmi var. hem çocuk da çok sever." diyişini dün gibi hatırlıyorum.
bu kasetteki 2 filmden ilkidir wilow... vhs kasetlerin modası geçip de, evdeki video bozulana kadar hergün izlediğim 2 filmden biridir. film, cüce bir adamın ırmak kenarında bulduğu bebeği, kendi tabiriyle 'büyük adamlar'a götürmeye çalışmasıyla başlıyor. ve yaşanan maceralar tabi...*
unutmadan kasetteki diğer hergün izlenen film için:
(bkz: back to the future)
Buffy the wampire slayer da bulunan bir karakter. buffy'nin en yakın arkadaşı ve scoobylerin şüphesiz en faydalısıdır, zamanla sahip olduğu büyü güçlerini geliştirerek çok güçlü bir cadı haline gelmiştir. Potansiyeli bilinenin çok üstündedir.
Willow, yıllarca tecritte yaşadıktan sonra, kaçırılan ikiz kardeşini kurtarmak için bir grup savaşçıya katılmayı planlayan cesur Prenses Kit'in hikayesini konu ediyor.