ingilizcede 57k söz kökünün 37ksını kullanmıştır.
Adına 1000’den fazla film yapılmıştır.
incilden sonra en çok alıntılanan yazardır.
ingilizceye en çok kelime kazandırmıştır (1600 civarı). Bunu teyit edemedim ama bazıları John Milton diyor en çok kelime kazandıran.
Taş kalpli, kem gözlü gibi sözcükler hep Shakespeare’in türettiği sözlerdir.
Muazzam bir dimağdır. Eğitim görmemesine rağmen ve italyaya hiç gitmemesine rağmen hakkında kitap yazmıştır. insanlarla çok sohbet edermiş. Bana kalırsa Marlowe’dir bu Shakespeare ama Mina Urgan beni bu konuda cahillikle suçluyor. Zaten ben kimim ki, gerçekçi olalım...
Sen ki müziksin, müzik dinlerken hüznün niye?
Tatlılar kavga etmez; sevinç, sevinçle coşar.
Sana zevk vermeyene katlanırsın ne diye?
Can sıkanı bağrına basmakta ne anlam var?
Birbirine eş olan hoş seslerin uyumu
Yine de kulağına sıkıntı mı veriyor?
Bil ki âhengin sana tatlı bir sitemi bu:
“Parçaları dinleyip tümü unuttun,” diyor.
Dinle, iyi bir koca gibi, tek bir tel nasıl
Yaratırsa eşiyle birlikte hoş ,bir ezgi,
Baba, çocuk ve mutlu ana, yapıyor fasıl:
Kulakları okşuyor tek bir sesin ahengi.
O sözsüz şarkı sanki tek bir ağızdan sana
“Değerin olmaz, “ diyor, “yaşarsan tek başına.”
Ruhani pirim, kalemimin alemdarı ve önderi, anlam ummanım, dağılış ve toparlanış mercim, uzun bacaklı ingiliz. Sevdiğim, saydığım, ruhuna bazen aman dilediğim, bazen de ot çektiğim tek ingiliz. Ingilizlerden pek hazzetmem, siyahilerin ve kızılderilerin hatırına, fakat pirim mürşidim, shakespeare müstesna.
ilk tiyatro deneyimimi kendisinin yazdığı bir oyundaki karakteri canlandırarak gerçekleştirmiştim. Ama asla anlayamadığım bir şey vardı, oyunun ismi neden on ikinci gece? Bilen varsa aydınlatsın lütfen.
--spoiler--
Kim dayanabilir zamanın kırbacına?
Zorbanın kahrına, gururunun çiğnenmesine,
Sevgisinin kepaze edilmesine,
Kanunların bu kadar yavaş
Yüzsüzlüğün bu kadar çabuk yürümesine.
Kötülere kul olmasına iyi insanın
Bir bıçak saplayıp göğsüne kurtulmak varken?
Kim ister bütün bunlara katlanmak
Ağır bir hayatın altında inleyip terlemek.
Ölümden sonraki bir şeyden korkmasa,
O kimsenin gidip de dönmediği bilinmez dünya
Ürkütmese yüreğini?
--spoiler--
dünyanın en büyük şairleri ve yazarları arasında yer almaktadır.
bence onu özel kılan, kadere olan tutumumu değiştiren şu dizeleridir;
serçenin ölmesinde bile bir bildiği vardır kaderin. şimdi olacaksa bir şey yarına kalmaz, yarına kalacaksa bugün olmaz. bütün mesele hazır olmakta. madem hiçbir insan bırakıp gideceği şeyin gerçekten sahibi olmamış, erken bırakmış ne çıkar, ne olacaksa olsun!
--spoiler--
Ah, ben ölünce neler söyletecekler sana:
Ne buldun diyecekler, onun nesini sevdin?
iyisi mi, sevgilim, sen hepten yan çiz bana,
Zaten bende ne arar senin değer dediğin.
Meğer ki uydurduğun erdemli yalanlarla
Hiç lâyık olmadığım şeyler yakıştırasın,
Cimri gerçeğin vermek istediğinden fazla
Bu ölüye, ardından, övgüler yağdırasın.
--spoiler--
eşsiz dizelere, şiir ve olay örgüsü yeteneğine sahip yazar.
hamlet oyunundaki meşhur bir sürü tirad kadar meşhur olan oyuncular tiradı, yüzyıllar sonra bugün hala oyunculuğun altın anahtarı olarak durmaktadır.
shakespeare'i dizeleriyle, konuyu işleyiş biçimiyle tartışmak yersiz olacaktır.
ancak şunu tartışabiliriz, çağdaşı lope de vega dünya tiyatro tarihinde bir ilk kabul edilebilecek -ki özdemir nutku hoca böyle kabul eder- proleter oyunlar kaleme alırken, kendisi saraya ve soylulara hizmet etmiştir.
''Kendini boşuna harcamış olur insan
Dilediğine erer de sevinç duymazsa.
Yıktığın hayat kendininki olsun daha iyi,
Yıkmakla kazandığın şey kuşkulu bir mutluluksa.'' (s.39)
(III. ii. 6-9)
Kedi korkusundan devamlı endişe içinde yaşayan bir fare vardır.
Büyücünün biri; fareye acır ve onu bir kediye dönüştürür. Fare, kedi olmaktan son derece mutlu olacağı yerde bu kez de köpekten korkmaya başlar. Büyücü bu kez onu bir kaplana dönüştürür. Kaplan olan fare, sevineceği yerde avcıdan korkmaya baslar.
Büyücü bakar ki, ne yaparsa yapsın farenin korkusunu yenmeye imkan yok. Onu eski haline döndürür.
Ve der ki;
'Sen cesaretsiz ve korkak birisin.
Sende sadece bir farenin yüreği var.
O yüzden ben sana yardım edemem.'
Gerçek kimliği, ünlü tarihçi kadir mısırlıoğlu tarafından deşifre edilen ingiliz vatandaşı sandığımız oyun yazarı:) biz seni ingiliz vatandaşı bilirdik hatta sanatçı kimliğinle tanırdık * fakat sen baya bildiğin mutasavvıf mürşid çıktın.
yazdığı oyunlarda, kendi yarattığı olay ve karakterlerden ziyade, yorumladığı olay ve karakterler vardır. bu açıdan bana göre onu eşsiz bir tiyatro yazarı yapan şey, ifade gücüdür.