weber fechner yasası

entry1 galeri0
    1.
  1. insanda duyumlar (algılar) ile bu duyumlara neden olan uyarıların (uyarıcı) şiddeti arasındaki bağlantıyı belirleyen Weber-Fechner yasası, küresel düzeyde insani bilgi üretiminin altında yatan ana faktörlerden biri olabilir. 19. yüzyılın başlarında Weber insanların bir nesnenin ağırlığında algılayabileceği en küçük artışın o nesnenin ilk kütlesi ile orantılı olduğunu keşfetmişti. Yani beynin dışarıdan bir şeyle uyarılması ve onun algısı arasında aslında logaritmik bir bağlantı var. Bu bağlamda Goethe Üniversitesi araştırmacılarının elde ettiği kanıtlara göre ise insan beyninin sınırlı düzeyde olan bilgiyi absorbe etme kapasitesi bütün bir insanlığın toplamda üretebileceği verinin miktarını sınırlıyor.

    Araştırmacılar küresel ölçekte insanı veri üretimindeki nöropsikolojik kısıtlamaları ölçmek adına Wikipedia ve Dmoz.org'dan 600 milyondan fazla dosyayı kullandılar. Bunlardan %58'i resim, %32'si uygulama, %5'i metin, %3'ü ses ve %1'i ise video dosyasıydı.
    Weber-Fechner yasasından hareketle ilk yaklaşım, düşük çözünürlükteki bir resmin çözünürlüğündeki bir artışın, aynı oranda yüksek çözünürlükteki bir resme uygulandığında oluşan farkın düşük kalitedeki resimde diğerine nazaran daha kolay bir şekilde algınabildiği olmuş. iki parametre işin içine girdiğinde ise uyaran ile algı arasındaki ilişki logaritmanın karesi şeklinde ortaya çıkıyor. Buna göre Weber-Fechner yasasının bzim bilgiyi absorbe etme oranımız üzerinde derin bir etkisi olmalıydı.
    Araştırmacılara göre Weber-Fechner yasasının etkisinin internetteki dosyaların dağılımı üzerinde de olduğunu yaptıkları çalışmanın sonuçlarından çıkmıştı. Araştırmacılar dosya büyüklüğünün dağılımını elde etmek için bu dosyaların sayısına karşılık her bir dosya tipinin büyüklüğünü bir grafiğe döktüler.

    Sonuçlara göre ses ve video dosyalarının dağılımı logaritmanın karesi ilişkisine uygun bir eğri arz ederken, resim dosyalarının ise doğrudan logaritmik bir ilişkinin halini ortaya koyuyor. işte bu da tam olarak Weber-Fechner yasasının dediğine çıkıyor. Diğer bir deyişle dağılımlar bilgi üretimindeki nöropsikolojik kısıtlamalara dayanıyor. Yani bilgiyi kayıt etme ve işleme sürecinde insan beyninin nöropsikolojik kapasitesi küresel çaptaki genel bilgi üretimi ve artışında baskın sınırlayıcı faktörü teşkil edebilir. Sonuçta küresel bilgi miktarı insan beyninin absorbe etme ve izleme kabiliyetlerinden daha hızlı bir şekilde artamaz.

    Edit: Alıntıdır.

    --spoiler--
    http://www.e-siber.com/
    --spoiler--
    5 ...
© 2025 uludağ sözlük