ilk bakısta nefret edilebileck bir sehirdir dc. daha dogrusu insanda bir hazımsızlık duygusu yaratabilir, ne sehri oldugunu anlamak zodur dc nin. modern bir sehir demek için falza yaslı yaslı bir sehir demek için ise fazla genctir. etrafta modern gokdelenler yoktur, bununa birlikte ihtişamli tarihi binalar da son derece azdır. ghettoları new york ghettolarına benzer ama bir sey eksiktir hep bununla birlikte en az new york kadar pahalıdır. pazar gunleri bir avrupa sehri kadar ölüdür ama asla bir avrupa sehri kadar güvenli değildir, hatta new york kadar bile guvenli değildir. sehir merkezi hepsi aynı yukseklikte ve çirkinlikte olan binlardan ibarettir ve sanırım dunyanın restoranlar ve dukkanlar acısından en fakir sehir merkezidir (yer yer yemek için bir kac blok yurumeniz gerekebilir)metrosu epey buyuk ve yeterli olsa da bazı hatlardaki rotarlar cıldırtıcı olabilir.
bunca kotu ozelliğine ragmen, görece acık görüşlü nüfusu, cok iyi universiteleri, sayısız uluslararsı organizsasyonlara, kurumlara ev sahipliği yapması, bir sürü bedava müzesi ve görece iyi gece hayatı nedeniyle yasanılabilir bir sehirdir.
georgetown(nehir kenarı),dupont circle(gay mekanı) gibi mekanları görülmeye değerdir,pentagon dc'de sanılsa da aslında arlington-virginia'dadır ama gerek metroyla gerekse yürüme olarak dc'ye çok yakındır.capitol binası ilk başta insana beyaz saray gibi gelir çünkü ondan çok daha görkemli bir görüntüsü vardır.jefferson,lincoln,washington gibi önemli kişileri hatırlatacak binalar buradadır.uzay,dedektiflik,resim müzeleri ve diğer tarihi müzeleriyle ünlüdür.gökdelen bakımından fakir bir şehir olsa da binaları son derece düzgün,bakımlıdır ve son derece temiz bir şehirdir,gerek caddeleri gerekse insanları bakımından.