iki satırlık adamları musallat edersek işte ömrümüze her dinleyişimizde içimize dert olur bu şarkı. ama daha nice dertler dileğiyle bu kadar duyguyla dinlemeye devam edeceksek eğer. ellerine sağlık sıla.
ne zaman dinlesem, sıla' yı yaşlanmış, üçüncü sınıf bir salaş balıkçının solistliğini yaparken hayal ediyorum. ama öyle ajda pekkan gibi yaşlanma değil. adam gibi yaşlanma. ses hala aynı. sadece biraz rengi sıyrılmış da gitmiş gibi.
böyle oturmuş masanın birine, elinde rakı ustasına sesleniyor da kadeh tokuşturuyor sanki. dün geceden farkı yok ya bu gece de sarhoş oluyor. değer verilmemesi gereken kişilere verilen değerleri hatırlıyor. işte o zaman herkese tercüman olan sözleri de söyledi mi;
iki satırlık adamları musallat ettik ömrümüze
bundandır böyle dibe vuruşumuz.
kimseleri bilemem hacı, ama ben bu şarkıyı her dinlediğimde bir duble daha almamak için kendimi zor tutuyorum.