milli takım'ın sahipleri volkan ve emre'yse, ruhu da onlar savunuyorsa, kusura bakmayalım ama türk futbolu bitmiş demektir. milli takım dediğin kurumun temsilcisi bülent korkmaz gibi, rüştü reçber gibi tartışılmaz ve herkes tarafından sevilen adamlar olması gerekirken işte durum ortada. neyse yaşasın fanatizm!
Bu ülkede doğmuş yetişmiş ve TC vatandaşı olan her sporcu gibi bizler için de Milli Takımlarda görev yapmak, Milli formayı terimiz ile ıslatmak onur ve gurur vesilesidir. Şartlar, verilen görevin süresi ve büyüklüğü ne olursa olsun hiçbir Milli Sporcu formasına ve kariyerine leke sürecek bir davranışta bulunmaz.
Bizlerin dahil olduğu hiçbir sorun ve kötü olay olmadığı halde yazılı ve görsel medyada konunun ne kalitede ve ne içerikte tartışıldığını üzülerek izliyoruz. Suskunluğumuzun yanlış anlaşıldığını fark ettiğimizden bu açıklamayı yapmayı görev bildik.
Bizler, Burak Yılmaz ve Selçuk inan Milli takımımızın başarısı için ter döktüğümüz sırada yaşadığımız sağlık sorununun verdiğinden daha büyük yarayı ve acıyı, medyadaki fütursuz yalanlar ve doğruymuş gibi hikaye edilen hayal ürünü senaryolar sayesinde yaşadık. Bizim ahlak düzeyimiz ve Milli takım sevgimiz ile ilgili tartışma açmaya çalışan bu yalancıların ahlak seviyelerini değerlendirmeyi Tüm Galatasaraylılara ve tüm spor kamuoyuna bırakıyoruz.
Açık ve net olarak ifade ediyoruz ki, bizler ne Milli Takımdaki bir takım arkadaşımızla, ne de Milli takım teknik heyeti ile en ufak bir sorun ve tartışma yaşamadık. Sevgili takım arkadaşlarımız Emre Belözoğlu ve Volkan Demirel ile aramızda yaşanmış hiçbir kötü olayın olmadığı gerçeğini bir kez daha vurgulayarak kamuoyu ile paylaşırız.
Yaşadığımız sağlık sorunları nedeniyle Milli takımda olamayışımızın bize verdiği üzüntüyü yazdıkları yalanlarla ve televizyon programlarındaki iftira dolu konuşmaları ile büyüten kişileri, Tüm Galatasaraylıların ve tüm spor camiasının bilgisine ve değerlendirmesine sunarız.
emre, selçuk'a frikik vurma tartışması nedeniyle boğaz kesme hareketi yapmış selçuk da bunu burak'ın kulağına fısıldayarak söylemiştir. burak bunu görünce hemen kendini yere bırakmış ve volkan bu sinirle burak'ı evinden aldırmıştır. evet tam olarak böyle olmuştur.
--spoiler--
"Fanatik Gazetesi'nin bugünkü nüshasında "Milli Takım yanıyor, herkes uyuyor" üst başlığı ve "Tekme tokat kavga" başlığıyla birinci sayfa manşetinde yayınlanan haber, hayali bir kurguyu içermektedir.
Haberde yer alan, "Oyuncular arasında antrenman sahasında yapılan toplantıda Milli Takım kaptanı Emre Belözoğlu ile Selçuk inan arasında önce söz düellosunun, sonra da kavganın başladığı, Volkan Demirel ile Burak Yılmaz'ın katılımlarıyla kavganın büyüdüğü ve diğer oyuncular tarafından ayrıldığı" iddiaları, tümüyle gerçek dışıdır.
Burak Yılmaz ile Selçuk inan'ın sakatlıkları nedeniyle maç kadrosuna alınmadıkları, Türkiye-Romanya karşılaşması öncesinde TFF'nin internet sitesi aracılığıyla kamuoyuna duyurulmuştur.
Burak Yılmaz, sol kalça arkası kas grubundaki sakatlık nedeniyle maçtan 1 gün önce yapılan antrenmana, Milli Takım sağlık ekibinin teknik heyete ilettiği rapor doğrultusunda katılmamıştır.
Selçuk inan, 11 Ekim Perşembe akşamı yapılan antrenmanda sol uyluk arka kas grubundan sakatlanmış ve oluşan ödem sonrası maç kadrosunun dışında bırakılmıştır.
Acıbadem Sağlık Grubu'nda her iki oyuncunun çekilen MR'larının değerlendirilmesinin ardından A Milli Takım Doktoru Metin Ergün'ün Milli Takım teknik heyetine verdiği rapor doğrultusunda, Burak Yılmaz ile Selçuk inan, Macaristan maçı kadrosuna da alınmamış ve sağlık durumlarını içeren rapor kulüplerine sunulmuştur.
Hal böyleyken ve bu konuda resmi açıklama da yapılmışken, böylesine asılsız, mesnetsiz, Milli Takım saygınlığını ve oyuncularını rencide edici bir haberle kamuoyunu yanıltmaya kalkmak, her şeyden önce basının inandırıcılığı, güvenilirliği, etik anlayışıyla bağdaşmamıştır."
--spoiler--
yorumlarina gotumle guldugum hadise. adamlarin karakter analizini yapmak yersiz. ancak cikip volkanla emre zaten orospu cocugu o yuzden yine haksizdirlar diye dusunmek onyargidan baska bir sey degil. neymis, milli duygular emre'nin tekelinde miymis, takimin hocasi varmis yonetimi varmis. evet teknik onemli, ancak ruh olmadiktan sonra kusura bakmayin ama alin tekniginizi gotunuze monte edin. kaldi ki ortada teknik bir basari da yoksa, geriye tek umut o milli duygular oluyor. isinize gelince teknik heyet beceriksiz, yonetim orospu cocugu; is emre'ye gelince bu isin hocasi var, yonetimi var. hadi canim siz de. ayrica boyle bir durumda, kaptan fikir beyan edemeyecekse, afedersin ne sikime derman koyup da kaptan olmus zannediyorsun, kaptanlik bandi ten rengiyle ahenkli bir uyum sergiliyor diye mi? kimi zaman faide saglasa da ne ayak oldugunu hic kestiremedigim ancak son derece efendi bir futbolcu olarak selcuk, kimi zaman boka sarsa da genel de faide saglayan volkan, fevriligine ragmen sahada kosturan emre ve gotu uzerine meteor dusse yine inmeyecek burak ve sonra insanlar fanatikce yaklasiyor. milli mac arkadas bu, tabii ki milli duygularini arka plana itmeyeceksin. ne oldu, mac basina para almaya benzemedi mi? edit: kaldi ki sahsi fikrimce kavga falan gerceklesmemis de olabilir. bu kadar basarisizliga adi cikmis birkac adam bulup, bak iste yavvv ondan boyle deme niyeti de olabilir. farurayi kesecek birileri her zaman bulunur. unutmamali ki gazetecilerin de milli duygulari, ama daha agir basan haber degeri-sermaye getirisi tasarruflari vardir. ayrica sektorun icinden biri olarak kisilere bu tarz yanlis haber, veya eksik/fazla bilgi, dezenformasyon gazina gelmemelerini tavsiye ederim.
bu takımdan, emre emekli edilmedikçe, volkan'a ölene kadar bu takımın kalecisi olamayacağı söylenmedikçe bu takımda huzur falan sağlanamaz beyler bayanlar. bu emre denen adam milli forma altında gol attıktan sonra bile, milli takımı karıştırabiliyor.
haber doğruysa; emre'nin bok yemesidir. takım kaptanı veya takımın büyüğü maç öncesi takım ile ilgili, maç ile ilgili arkadaşlarını toplayabilir, düşüncelerini açıklar, onları motive etmeye çalışır, ancak kimseyi itham edemez. selçuk da tepkisini verir çok da normaldir. olay haberde yazıldığı noktaya gelmişse volkan'ın müdahale etmesi de normaldir, burak'ın olaya dahil olmaya çalışması da normaldir. kısacası emre belözoğlu suçludur.
burak yılmaz'ın emre ve volkan'a ben de 1 yıl sizinle beraber fenerbahçe'de oynadım, sizin ne büyük orospuçocuğu olduğunuzu biliyorum demesiyle kavga sona ermiştir.
kaldıramayacak adama verilen yetkinin nasıl bir sorun yarattığının göstergesidir. eğer aynı lafı söyleyen küçük enişte değil de rüştü gibi, bülent gibi bir adam olsa o tepkiyi almazdı. olaylar bu kadar da büyümezdi. enişteyi kaptan yapan zihniyet bunlara da hazır olmalıydı.
geçim sıkıntısı çekmeleri. kolay değil yılda 3-5 milyon euro ile zar zor geçinip birde milli maçlarda 50 bin dolar olan primin malesef 60 bin dolara çıkartılması az gelmiş olabilir.
