uzay gemisi rolünde oynanan bir oyun.bir alanın etrafında dolaşıp alanları almaya calışırken yılanlardan arılardan ve bilumum cins şeyden kaçmaya calışılan oyun.bilgisayar tarihi efsanelerinden biri.
insanda bağımlılık yaratan,bitirmeden kalkmıycam dedirten bi türlü bitirilemeyen,annenin geçirdiği sinir krizlerinden sonra bilgisayarın fişini çekmesi sonucu başından anca kalkılabilen oyundur.
486'da oynadigim en cok bagimlilik yaratan oyun. bir kere bitirebildim sadece. hala oynuyorum ara sira. bir nevi manyaklik. üstünde nazar boncugu olan kapanip acilan el geceleri rüyama giriyor.
neden devamı yok diye düşündüğüm bir zamanların harika dos oyunu.ilk 2 bölümde %99.9 yapardık hep, bide galiba 7. bölümdeki örümcekte %99 falan yapabiliyorduk. oyunun en anlamsız bölümü de şüphesiz 6. bölüm(yanlış hatırlamıyosam) sadece dümdüz ortadan kesmek yetiyordu...
can sıkıntısına birebirdir.
oyunu "easy" modda oynamak en mantıklısıdır. aksi halde "normal"-"hard" modlarında çok hızlı hareket eden düşmanlar ve çabucak biten bir koruma kalkanınız oluyor, bu nedenle oyunu oynamak eğlenceli olmasına rağmen zordur. ayrıca herkes gibi zamanında benimde rüyalarıma girmiştir bu oyun. neyse ki oyunu bitirip bu hastalığımdan kurtuldum.
dikkat; aşağıda ki metin, oyun bittiğinde karşılaşacağınız hikaye ile alakalıdır.
evet, 15. bölümden sonra gerekli alanı işaretlediğinizde normal şekilde puan ekranı çıkıyor, ardından kısa ve fakat mutlu bir animasyonla karşılaşıyorsunuz. 15 bölüm boyunca kullandığınız uzay mekiği yere iniyor, içinden dalyan gibi bir pilot (ki bu sizsiniz) çıkıyor, derken dos güzeli bir hanımkızımız onun yanına koşuyor, uzay mekiklerine binip uzaklaşıyorlar. onlar eriyor muradına, siz çıkıyorsunuz dos ekranına.
Çok çok eskilerden, kurtcukları yöneterek alanı daraltmaya çalıştıgınız bir oyun.hala da mükemmel bir oyundur.Oyunun sonuna gelmeyi başaranlar bir senaryosu oldugunu bile savunurlar.*
tanımlardan okuduktan sonra, "lan?! lan! o oyun mu yoksa?!" tepkisini verdiren ve indirip oynandığında "o lan o ulaaan!" dedirten süper oyun. ulan be, zamanında ne oynardık, turnuvalar düzenlerdik. Makinamızdaki 4 oyundan biriydi zaten.
dur bakalım, sen yarım kalmış bir hesabımız var ey yılan!