Vodka, you're feeling stronger
vodka, no more feeling bad
vodka, your eyes are shining
vodka, you are the real man
vodka, wipes away your tears
vodka, removes your fears
vodka, everyone is gorgeous
vodka, yeah vodka
rusya,ukrayna gibi ülkelerde buzdolabında eksik edilmeyen, alkol derecesi yüzde 40 ları aşan içkidir. bahsi geçen ülkelerde işe gitmeden kahvaltıdan önce içen insanlara rastgelebilirsiniz. eğer alıcıysanız kesinlikle ukrayna yapımı vodka almayın, öncelikli tercihiniz rus vodkası olsun.
kimisi parti veya club içkisi der,
kimisi bayan içkisi,
kimi içinde burjuva, sosyete içkisidir.
bence sırma c vitaminli limonlu soda ile mükemmel bir ikili oluşturan rusların dünyaya armağanıdır.
(bkz: vodka)
fiyat/performans olarak
(bkz: nemiroff)
(bkz: gilbey s)
favorilerimdir.
a. (vo'tka) Tahıl tanelerinin damıtılmasıyla elde edilen alkollü içki: Karabiberli, domates suyuyla karışık votka içiyorduk. -N. Cumalı.
Güncel Türkçe Sözlük
votka Rus. vodka
Tahıl tanelerinin damıtılmasıyla elde edilen alkollü içki: Dudakları votkanın, kiyantinin, viskinin lezzetinden az çok haberdar oldu. -Ruşen Eşref Ünaydın, Hatıralar I, 142. Kız mırıldandı: -Vermut-votka. -Peyami Safa, Yalnızız, 194. Eski kocalarımdan birine çekemediğim şampanyalı sabah kahvaltısı ziyafeti yerine sana iyi bir votka ziyafeti çekerdim.-Adalet Ağaoğlu, Bir Düğün Gecesi, 53. Rakı, votka ve bol dumanları altında kırbaçlanıyormuş gibi -Attila ilhan, Kurtlar Sofrası, 14.
Türkçede Batı Kökenli Kelimeler Sözlüğü
--spoiler--