hardcore bir tadı var kesinlikle. Yani yoğun.
Ağzınızdaki tad alma noktalarına anında nüfus eden ve bir süre duyarsızlaştıran. Psikopat bir taddadır. Ama çok sağlıklıdır. Kan falan yapar. Özellikle soğuk tüketilmelidir hem kendi hem türevleri(suyu, reçeli...)
Yaradanın insanlığa lütfu olan meyvedir kendisi. Bir meyve hem bu kadar eksi hem bu kadar tatlı olabilir mi ? Önümde bir tabak dolusu var ve olabiliyormuş.
beni yerken en heyecanlandıran meyvelerden birisi. kendisini çok severim ama ya kurt varsa yersem mantalitesiyle ikiye ayırıp yerim bu benim için büyük bir azap.
öyle bir meyve ki neyin içine konsa daha da mükemmelleştiriyor. efem bi tiramisu mu dersiniz, cheesecake mi, brownie mi, soda mı.. herbişeyi işte. çok seviyom çok.
sıcağın böğründe toplaması çok sıkıcı olan meyve. güneş bir yandan ağacın dalları bir yandan bastırıyor. çalı gibi dalları yüzünden yüzünün kolunuz kesin çiziliyor. birde çok sıksa vakit geçmek bilmiyor. birde para etmemesi sıkıntının üstüne krema oluyor. ama allah bereket versin. bunada şükür yani. sık olsun para etsinde varsın olsun ben sıkılayım.
ev yapımı reçeli müthiş olan bir meyvedir. pişerken evin içi "ev" gibi kokar. reçelin taneleri seçilir suyu kalırsa, onu da sulandırır, soğutur içersin. daha ne olsun.
evcil hayvanlar arasinda kedi neyse, visne de onun bitkiler alemindeki karsiligidir. yemesine, lezzetine falan sozum yok; ancak bazi yorelerde bu bitkiyi yetistirip buyutmek buyuk bir sabir imtihani gibi. ekersiniz yerini begenmez, binbir emek verip ugrasirsiniz; iki uc yaprak cikarir ama o yapraklari 24 saat icinde dokup size kocaman bir nah yapar. hadi fidan tuttu diyelim. ondan sonra da meyve almaniz tamamen agacin keyfine kalmistir. esek kadar agac olur, cicek acar ama uzerinde bir tane numunelik meyve bile bulamazsiniz. halbuki onun bes metre yanindaki bir suru yapmistir. ilaci az atarsaniz meyve tutmaz, cok atarsaniz yanar. yagmur yagmaz kavrulur, fazla yagar kurtlanir...
buyuk visne agaclarinin da sagi solu hic belli olmaz. kirk senelik ulu agac, sonbaharda yapragini doktukten sonra, baharda hic acmaz, kuruyuverir. got gibi kalirsiniz. ulan biz mi beceremiyoruz derken, az otede tarim mudurlugu'nun bahcesinde kurumus fidanlar size ip ucunu verir. olmayacagi varsa olmaz iste.
bu mereti toplamak da basa beladir. agactan tek tek toplarsiniz. cok bereketsizdir. bir saat toplamak icin tirmalar durursunuz, hala toplanan visne sepetin dibindedir. o sepet dolmak bilmez. parmaklariniz bir sure sonra agrimaya baslar. kolunuza kramplar girer. erkeklige bok surdurmeyelim diye agac tepesinde fazla takilmak faciadir. gunlerce adami robot gibi dolastirir. otuzbir bile cekemezsiniz.* ayrica visneyi toplarken sapiyla beraber koparmak gerekiyor. sapsiz visnenin hicbir ekonomik degeri kalmadigi gibi, dalda kalan o parca nedeniyle bir dahaki sene orasi visne de yapmiyor. yapsa sasardim zaten.
velhasil visne, dalinda seyretmesi, yemesi ve cagrisimi guzel bir meyve ama kahrini ceken bilir. soyleyen dogru laf etmis: visne nazdir...