seneler önce sinemada babamla birlikte izlediğim filmdir.
o değil de, sinema salonundaki türk olan bir tek biz vardık.
daha hala merak etmekteyim, hollandılılar bu filmden ne anladı acaba...
x: devrim yapacaklarmış, e yapıldı zaten! sosyalizmi getireceklermiş, yahu iyi bişey olsa niye getirmesin devlet?!
y: her iyi şeyi getiriyor mu devlet?
x: çok pahalı değilse neden olmasın.
diyaloğuyla tebessüm ettirip akılda kalan yılmaz erdoğan filmi.
ilki kadar güldürmese de başarılı bir film.
bayağı yüksek bütçeyle çekilmiş bir filmdir. çekilen görüntüler van'da kurulan kurgu setinde kurgulanmış, haftada bir filmler banyo edilmesi için almanya'daki arri laboratuvarlarına gönderilmiş, son olarak da imaj stüdyoları'nda ses kurgusu ve görsel efektleri yapılmıştır.
taşıdığı eşyaları hurdaya çeviren nakliyecinin, çok rahat bir ifadeyle "yolda çok kasis vardı..." demesiyle yüzde tebessüm oluşturan bir sahneyi de içeren, darbe öncesi dönemin, izole bir belde ölçeğinde yansıtıldığı trajikomik sinema filmidir.
filmin başında yılmaz'ın lise zamanı gösterilirken edebiyat hocasının 'yılmaz n'apamıyormuş? iki satır yazı yazamıyormuş' cümlesinin hemen ardından 'yazan: yılmaz erdoğan' geliyor ya cevabın en büyüğü o andı. bir hocaya bu kadar güzel ayar verilemezdi herhalde..
imdb 250'den girip, sessiz sinema döneminden çıkan ben, hayatımda izlediğim/izleyebileceğim en güzel filmlerden biri diyorum bu film için.
kesinlikle ilk film kadar komik değil, ama o kadar ince sözler, o kadar güzel ayrıntılar var ki, yılmaz erdoğan'a bir kere daha hayran bıraktırıyor.
filmin sonunda ağlayan var mı bilmiyorum ama, hepimizin bir şekilde bir kere de olsa duyduğu; yazma, o zaman bekliyor insan repliğinden sonra ağlamaya başlıyorum. kara bir civciv almak istiyorum, dağlardan birine çıkıp sevdiğimin adını yazmak istiyorum.
yazan yöneten ve oynayanın yılmaz erdoğan olduğu film.
bence türkiye'nin gelmiş geçmiş en iyi doğal komedi filmidir. öncelikle mekan sıfırdan yapılmış bir köy. senaryoda absürd şeyler yok. abartı olmadan normal yaşamımızda karşılaştığımız olaylar. oyuncular zaten tiyatro ve sinemaya yön veren insanlar. emek var filmde. uğraş var. biraz siyasi içerik var ama siyaset her anımızda.
final müziği ve sahnesi ile etkileyicidir.
sohbetler ve ince espriler filme can katar. en son muhabbet cem yılmaz'ın sesiyle olunca daha bir keyiflidir.