barcelona'da oynarken en büyük özelliği şampiyonlar ligi'nde "0" puana sahip takımlara 90. dakikada frikikten gol atmak olan terbiyesiz futbolcu. garibanlara "1" puanı çok gören yılan gözlü, şeytan.
hagi ile beraber izlerken futbolundan en çok zevk aldığım adamdır. keşke galatasaray'a gelseydi de bu yaşına rağmen futbolun ne olduğunu gösterseydi bize.
eskişehirspor'un transfer etmek için büyük çaba harcadığı futbolcudur .eskişehirspor'a gelirse oyununun yanında saha dışındada büyük yarar getirebilecek adamdır .
1999 da dünyada yılın futbolcusu seçilmiştir ve gayet normaldir, normal olmayan ise elinde ödülle eve geldiği zaman oğlunun " Baba sende iyi fulcusun ama, en iyisi sizin takımdaki Luis Figo " demesidir.
doğduğu zaman, ' bu çocuk yaşamaz ' yorumları yapılan brezilyalı virtüöz. doğduğu şehir recife, cuntalarla ve yağmalarla sarsılan bir yerleşim birimiydi. rivaldo ailesinin korktuğu bir başka şey daha vardı, şehrin tehlikeleri dışında; vitor her sene biraz daha zayıflıyor, gelişmiyordu. onu hayata bağlayan tek şey futboldu. cunta sırasında kurşuna dizilen bir doktor, ailesine, yaşamaya devam etmesinin bile mucize olduğunu söylemişti. bir gün babası vefat etti, annesi küçük vitor' a kapıya gelen adamları gösterdi: ' bu adamlar futbol oynaman karşılığında bize yemek ve su verecekler. ' dedi. vitor da annesinin sözünü ikiletmeden antreman sahasına koştu, tekniği başlangıçta ünlü yıldız garrincha' ya benzetiliyordu. ancak brezilya her yönden istikrarsızdı, futbola da yansımıştı bu istikrarsızlık. ilk takımı paulista' nın antrenörleri, ' bu çelimsizlik, zayıf fizikle yapamaz. ' diyordu hakkında. böylece vitor barbosa ferreira rivaldo, başlarda hep yedek kaldı. bir maçta takımın forvetleri sakatlanınca yedek kulübesinden kaldırdılar onu: ' hadi bakalım oyuna gir. ' dediler, güvenmiyorlardı aslında ama başka çareleri yoktu, yedeklerdeki tek hücum oyuncusu oydu. rivaldo, maçın ikinci yarısında bulduğu fırsatı iyi değerlendirdi ve attığı gollerle antrenörlerini utandırdı, takımında değişmez oldu. gittikçe yükselen performansı, ona corinthians' ın kapılarını açtı, corinthians' ı sürükledi ve kendini milli takımda buldu. ancak çok iyi futbolculara sahipti milli takım. amerika birleşik devletlerinde oynanan 1994 dünya kupasına onun yerine ronaldo gitti, o da sadece kazanılan kupaya sarılıp ağlayan ünlü fotoğrafıyla akılda kaldı. rivaldo' nun kariyerinde karşısına yine ronaldo çıktı, çok az para karşılığında, isminin yettiğini düşündüğü deportivo la coruna' ya gidip attığı goller ve yaptığı asistler ile la liga ekibini 3. yaptıktan sonra, ronaldo' dan boşalan yere, barcelona' nın hücum hattına transfer edildi. rivaldo, barcelona' da tam bir marka haline geldi, hele bir valencia maçı vardı ki, uzatmalarda 2 - 2 devam eden bu maçta attığı nefis röveşata, barca' ya hayat vermesinin ötesinde, onu hala jeneriklere taşımaktadır. milli takımda zagallo ile anlaşamayınca bir süre milli takımı bıraktı, barcelona' da ise, ajax' ın taktiğini uygulayan ve katalanları 3 - 1 - 3 - 3 taktiğiyle sahaya sürmeye, rivaldo' ya ise adeta kısıtlayıcı bir biçimde sol kanatta görev vermeye başladı, van gaal' a rağmen şampiyonlar liginde 10 gol atan virtüöz, zagallo ile barışarak; ronaldinho ve ronaldo ile 2002 dünya kupasını brezilya' ya kazandırıyordu. van gaal tekrar barca' nın başına geçince, uzun süren bir sürtüşme sonrası rivaldo milan' a geçti, milan şampiyon olsa da, zaferde aslan payı andriy shcevcenko' ya aitti, rivaldo, sezonu sakatlıklar ile boğuşarak geçirdi, sert italya ligi kendisine uygun değildi. galatasaray' ın transfer gündemine girdiği sezon, yunanistan devi olympiakos' u seçti, havaalanından çıkan arabanın üzerine çıkan, bayrak sallayıp tezahurat yapan olympiakos taraftarlarıysa hala hafızalarda. rivaldo, olympiakos' u başarıdan başarıya taşıdı, taraftarının çok ateşli olduğunu, böyle bir taraftar kitlesi önünde oynamanın heyecan verici olduğunu hep dile getirdi. **
efsane olmuş futbolculardandır. sol ayağını müthiş kullanırdı bu, değişik bi şekle girip öyle vururdu topa. top büyük bir hızla ilerlerken birden falso alırdı ve kaleciler apışırdı tabii. dünya kupası finalinde kahn a feleğini şaşırtmıştır bu şutlarla.
beyaz kramponlarını aradım durdum, türkiyede yoktu diyeceğim unutulmaz futbolcu.
daha önce barcelonada oynamış ordan olympiakosa giden futbolcu.Olympiakosta gösterdiği performans müthişti.Burdan rivaldo kiloku,yok pişiği var diyipte almayan galatasaray yöneticilerine selamlarımı yolluyorum
bileklerine olan hakimiyet derecesi kesinlikle futbol tarihinde ilk beşe girer.topa vuruş stili bile başkaydı.Fenerbahçe'ye attığı gol ise ayrı bir manyaktı,mutlaka izleyin.
brezilya da son 10 yılın futbolcusudur kendisi!ne ronaldo ne de bir başkası brezilya da ismen yanına yaklaştırılmamaktadır,milli takımda oynadığı zamanlar en fazla ronaldo nun işine yaramıştır.
olympiakos ta beklenenden daha başarılı performans gösterdi. 2002 dunya kupasında ilk turkiye-brezilya maçında hakan unsalın yuzune attıgı top sonrası kose gönderinde kıvranması turk futbolseverlerle arasını bozdu
eski barcelonalı müthiş futbolcu..valenciaya attığı son saniye röveşatası unutulmazlara adını yazdırmıştır bile..frikiklerine kimse laf söyleyemez özellikle ronaldoyla beraber çok etkili olurdu o vurar ronaldo tamamlardı