hava buralarda ansızın öyle soğudu ki, bu filmi özledim.
hani ispanya'yı özledim diyeceğim ama görmedim. penelope'yi özledim diyeceğim ama görmedim.
o dar ve sıcak sokaklar sımsıcak tebessümdü dudaklarda ilk izlediğimde. detayına inilebilmiş kadın karakterli bu film, çok da sevmediğim allen sayesinde güzel bi iki saat yaşatmıştı bana ve ben şimdi o iki saati özlüyorum tebessümle ısınabilmek için.
woody allen'in penelope cruz'u yüceleştirdiği,insanın gözüne bambaşka bir karakter olarak gösterebildiği,aşk ve ilişkiler konularını sıcak bir havada aktarabildiği orta karar filmidir.filmde saçma gelebilecek -öyle gerçekten- bir çok konuşma ve olaylar,yer yer senaryoda ki sıkıntılar hissedilse de muhteşem ispanya manzaraları için,penelope cruz'un harika oyunculuğu için ve yer yer dinlediğimiz guila y los tellarini'nin barcelona parçası için -soundtrack baştan sona çok güzel- izlenme kararı gayet yerinde olabilecek filmdir.ayrıca bir akdenizlinin daha çok hoşuna gideceğini düşünüyorum.
(bkz: bende öyle olmuştu)
şimdi bi tane adam var, hakan altun'un ispanyolu. bi penelope cruz'a çakıyo, bi scarlett johansson'a çakıyo, yeri geliyo ikisine birden çakıyo, yeri geliyo bu ikisi birbirine çakarken o bakıyo, bazen de ekstradan nispeten daha çirkin bi hatuna çakıyo.
Film müzikleriyle, Javier bardemiyle, penelope cruzuyla tadından yenmez bir woody allen filmi. Barselona sokaklarında, o muhteşem Gaudi eserleri arasında çekilmiş olması filmin bünyelerde daha derin bir yer etmesine vesile olmuş.
Maria Elena karakteriyle de Penelope Cruz bir kez daha döktürmüş.
izlenesi bir film... gidip görülesi bir ülke... gidip dönülmeyesi bir şehir.. Barcelona Barcelona...
woody allen in her zaman yaptıklarından. diğerlerinden tek artısı penelope cruz ve scarlett johansson'un bir arada olması. sevemedim şu adamın filmlerini...
yok böyle bir ilişki şekli ama söz konusu woody allen olunca yaşamı ile örtüşen bir film yapmış işte. Javier Bardem'e hasta biri olarak beş kere daha izleyebileceğim filmdir üstelik nefis ispanya sokaklarına gidip gelmiş kadar oldum.
insanın Scarlett Johansson'a mı yoksa Penélope Cruz'a mı bakacağını şaşırtan filmdir. ama gel gör ki Penélope o kadar, o kadar ve o kadar taş ve seksidir ki; üzgünüm scarlett, bakmaya doyamaz insan.. hele o yerde iki büklüm resim yapma sahnesi yokmu beni benden alıyor.. ayrıca film müzikleri de bir harikadır..
bohemlik ile zenginlik arasındaki farkı harika bir şekilde ortaya koyan, insana "ben neden zengin değilim?" değil, "ben neden bohem değilim?" sorusunu sordurtan woody allen filmi.
müzikler harika, vicky harika, ortam, hayat, barcelona, barcelona'da bohemlik harika.
ha film çok mu güzel, değil ama işte bitince mutlu hissediyor insan kendini. ah o gemide bende olsaydım, bohem bohem yaşasaydım diyor.
bir filme woody allen dokunur da ortaya vasatın üzerinde bir şey çıkar mı? çıkmaz. ortalamanın azıcık üzeri sığ zekanın bet triplerinde gidip geliyoruz gene. parası olduğu için film yapabilen adam ve onun entel görünebilmek için filmlerini beğenen antin kuntin kitle filmi gene. gene. verilen zamana yazık.
javier bardem var dedik, bağrımıza bastık.
romantik bir şeyler beklerken piskopat ilişkiler barındıran filme rastladık.
penelope cruz'a utanmadan tekrar aşık olduk.
woody allen sen kocaman bir çılgınsın dedik filmin sonunda, hayata devam ettik.
o değil ispanyolların aksanı ne kadar güzel lan.
sırf penelope cruz ve javier bardem'in kavga sahneleri için bile izlenebilecek film.filmi izledikten sonra pek hazetmediğim penelope cruz hakkındaki görüşlerim değişti.ne kadar doğal oynamış bravo valla.
dünyanın en boş ama en izlenesi filmi. güzel kızlar, güzel evler, ispanya ve şarap. yiyelim, içelim, sevişelim, sanat yapalım mantığında insanlar...
ne diyim, hayat size güzel...
renkler ve seslere kapılır gidersiniz bu filmde. o sokaklardan akar geçersiniz bir tütsünün ateşinden incecik sızan duman gibi. hikaye o renklerde ezilir. hikaye anılarda ezilir. hikaye ezilir, film sürerken perdede. önemini yitirir tüm film tek bir "an"dan sonra. ne zaman hatırlasam gülümser ve yeniden gülümserim, beynim süslü bir flashback içerisinde mayışır güzelce. müzikleri dinlenirken her karesi** hatırlanası film.
güzel filmdir. vasatın biraz üstündedir. çok büyük şeyler ummamak lazım, zira hep aynı döngü içinde geçer. film bittiğinde "hadi bakalım ispanya'ya!" şeklinde cümleler kurabilirsiniz.
Penélope Cruz 'un zirveye kurulduğunun filmidir esasında...Konusunun berbatlığına rağmen, Scarlet Jhonson'un, muhteşem ispanyol güzelinin yanında sarışınlığına rağmen ne denli yetersiz kaldığını izlemek için bile izlenilebilir..Hatta sırf bu yüzden tekrar izleyebilirim *
