emperyalist bir ülkede kabul edilebilecek, mazlum bir ülkede kabul edilemeyecek tavır. örneğin bir abd ya da ingiliz vatandaşı, vietnam'da, ırak'ta, afganistan'da bir petrol yada paylaşım savaşına katılmak istemeyebilir. ama bir vietnam, ırak ya da afganistan askeri ben vicdani retçiyim diyerek savaşkan uzaklaşamaz çünkü savaş evine gelmiştir. türkiye de abd işgalindeki bir bölgeden kaynaklanan saldırılara maruz kalan bir ülkedir. askere gitmemenin etik bir gerekçesi olamaz. keyfin istemez, kaçarsın ama buna bir ahlaki kılıf uyduramazsın.
Küçükken, ufacıkken, kısa pantolonlarla gezerken sohbet konusu olurdu askerlik. " ben gönüllü olarak doğuya gidicem olm " derdim ben, bi diğeri " subay olucam lan ben sonra doğuda sniper la adam avlıcam " gibi hayaller. Yok böyle bir ülke sevgisi! Ha bide şu vardı aynı muhabbetin başlamasına bu cümle önayak olurdu " olm türk ordusu dünyada 6. Avrupa 3. orduymuş " ve büyüdük biz. Gerçek sandığımız efsanelerin bir bir yalan olduğuna tanıklık ettik. Düşünmeye ve sorgulamaya başladık. " Nasıl dünyanın en büyük 6. ordusu çapulcu topluluğunu yok edemez " gibi gayet naif ve biraz safça bi düşünceyle alev aldı tüm o çocukluktan kalma dogmatik düşüncelerimiz. Sonra öğrendik ki meğer oraya bilerek konulmuş o Pkk, bugün kucağında bi dizinden diğerine bizi hoplatan abd tarafından. Şimdilerde öğreniyoruz ki bi vakitler köyleri basılıp kaçırılan ve kurşuna dizilen ve bunu pkk yaptı denilen eylemler derin devlet ve " ergenekon " yapılanmasının, Jitemin, onun, bunun ve bilimum devlet kurumlarının işiymiş! Bu ordu için mi istedik biz doğuya gitmeyi? " vatan savunmak " gibi bi tamamen safça ve sevgi ile düşünülen bi olgu bu derece mi kullanıldı? Neymiş efendim " vicdani ret " vatan hainliğiymiş. Hangi vatandan bahsediyosun sen? Yıllarca bizi kandıran vatan ve devlet mi? " Sen benim kıçımı korudun şimdi sıra bende mi? " eğer ki vietnamda olsaydık ya da ırakta abd kapıma dayandığında koşa koşa giderdim ben senin kıçını korumaya merak etme sen. Ama pkk yüzünden olmıcak benim o askere gitmem. " gönüllü " olarak doğuyada gitmicem ben. sırf yapıp kurtulmak için ve evet 5 ay falan yapıcam eğer kalkmazsa kısa dönem askerlik. Nasıl en rahat geçiririm diye düşünücem. Sırf sen düşünemiyorsun, sorgulamıyorsun başıma gelenler " neden ve kim tarafından? " diye ben vatan haini olmıcam.
mezun olmus bir adam var karsinizda, bu adam okulda is hayatina donuk hic bi bok ogrenmemis. -cogumuzun oldugu gibi- bu adam isi bitirince askere gitmek zorunda, donunce is bulmak zorunda. ozel sektor zaten uc kurusa calistiriyor, devlete girmek istese hazirlanmak zorunda oldugu bikac tane sinav var. adam kisa donem/ uzun donem askere gitmek yerine ulkeye baska turlu hizmet edebilir neticede. vatana hizmet adi altinda askeriyenin personeline hizmet veren lokallerde servis yapmak zorunda mi? eline silah almak zorunda da degil isin kotusu, madem bu is bu kadar ciddi, personelden kis azicik profesyonel adamlari hazirla- gonulluleri. esek yukuyle de para ver o adamlara, iyi bir egitimi de. askerlik meslektir, zorunluluk degil. teror bu kadar can almasin istiyorsan profesyonelleri gotur oraya kardesim ben cocugumu/ kocami gondermek zorunda miyim? orda ne isler dondugu belli olmayan, kacakciligin had safhada oldugu bi yere neden gitsinler? neden bu oyunun bi parcasi olmak istemek zorundalar?
kisaca vicdani ret en azindan bu ulke icin elzem. askerlik gibi saygideger bi isi sadece isteyenler ve bu konuda iyi egitimliler yapmali.
inanmadığı şeyleri yapmak istemeyen insanların -günceli olan askerliktir- bunu reddetmesi ...
toplumsal baskı nedeniyle'' yürek isteyen '' bir iştir...
bunu vatanını seven de pek ala yapabilir. başka bir insanı öldürmeyi reddetmek, mıntıka temizlemeyi reddetmek, komutandan küfür işitmeyi reddetmek, orduevinde beleşe enstrüman çalmayı reddetmek vs. illa ki hainlik olarak algılanmamalıdır. "canımızı millet için gerçekten feda etmek gerekiyorsa, bazı köpük faşistlerden bunu daha iyi biliriz." not: son cümle tam metnini hatırlayamadığım gandhi'nin bir sözünden uyarlama.
Asker, devleti canlı bir organizma gibi düşünürseniz, devlet organizmasının kendini savunma aracıdır.
insan bünyesini baz alırsanız, dışarıdaki mikropların, virüslerin saldırdığı şeyler de Lökositlerdir. Bir beyaz kan hücresi vicdani olarak mikroplarla savaşmak istemiyorsa daha da vahimi bunu halkı askerlikten soğutmaya çalışarak yapmak istiyorsa, o, beyaz kan hücresi kılığına girmiş bir mikroptan başka birşey değildir...
anayasanın 72.maddesine göre yasak olmayan haktır. zira söz konusu madde lafzen " vatana hizmet, askerlikle ya da biçimi ve süresi meclis tarafından belirlenecek başka bir kamu hizmeti ile yapılabileceğini" söylemektedir. lakin askeri ceza kanunu'nun 45.maddesi bu hakkı yasaklamıştır.
normalde anayasanın 11. maddesine göre " yasalar, anayasaya aykırı olamaz." demektedir. görüldüğü üzere ack'nin 45. maddesi anayasaya aykırıdır ve buna rağmen uygulanmaktadır.
askeri eğitim adı ile gençleri 15 ay zorunlu eğitime alınmasını kabul etmeyen kişilerin yaptığı eylem. 15 ayda çok uzun değil mi? diye düşünmüyor değilim. 2 ay bilemedin 3 ay temel askeri eğitim için yeterde artarda. asker sayısı ve nüfüs oranında dünyada üst sıralardayız. 72 miyonluk bir ülkede 700 binden fazla asker bulunmaktadır. hayır bu askerliğide polislik gibi meslek haline getirseler hem işsizliğe bir nebze çare olur hemde profesyonalleşme sağlanır. tüm t.c vatandaşlarınıda kadın erkek ayırtetmeden alırsın 2 ay eğitime olur biter.
vicdan gerektirir. ülkenin varlığının savaşmakla değil de, bilimde ve ilimde ilerlemekten geçtiğini bilmeyen budalalara anlatılmaz. anlatılamaz.
vatanını ve ülkesini sevmenin tek kriterinin ölmek ya da öldürmekten geçtiğine inanan aptallara açıklanmaması gerekir.
15 gün sonra askere gideceğim. ben geç kaldım. bari benden sonra gerçekten bir vicdana sahip olan erdemli insanlar bu eylemin sesini duyursunlar ülkeye.
askere gittiğim için, gideceğim için asla affetmeyecek beni vicdanım. ilk defa nefret ettiğim bir şeyi yapacağım. kabul etmediğim bir saçmalığı.
gençleri göz göre göre ölümün pençesine bırakmak nasıl bir vicdandır onu sorgulamak lazım. nasıl olsa televizyonda 45 saniyelik şehit haberlerini görüp geçiyoruz, iki gözyaşı döküyoruz, ertesi gün isimlerini bile hatırlamıyoruz. peki ya o şehidin anası, babası, eşi, çocuğu. bir kadını 20 yaşında dul bırakmak, 3-5 aylık bir bebeği yetim koymayı sindiriyor mu acaba vicdanlar. 2 aylık eğitimle dağa çıkardığın asker, nasıl olsun da yıllardır o dağları evi bellemiş bir köpekle çatışabilsin. yeni yetme doktorunu, mühendisini, avukatını kolundan süre süre askere götür, onun buna itiraz hakkını bile yasayla engelle, dağdan gelen iti köpeği bağrına bas. askere gitmiyorum arkadaş diyen adamın anasını ağlatırlar, dağdan inen adam çıkar bir de televizyon karşısında öter pişkin pişkin.
kimse hikaye anlatmasın askerlik vatan görevidir bilmemne. eskiden öyleymiş. şimdi yalnızca silah tüccarı ülkelerin yazdığı senaryonun figüranlığından ötesi değil askerlik. ordu o kadar önemli ise şayet, ki önemli, tamamını profesyonel yapın. alın size 700.000 kişilik istihdam.
'Bir sistem düşünün çocuk katillerin sayesinde ayakta kaldıgını.
Bir sistem düşünün mazlum ve mahsum insani katlederek ayakta kaldıgını.
Bir sistem düşünün dogayı tahrip ettigini, insana ahlaka dair birşey vermedigini,
insanın insancıl yönünu öldürüp yamyam ve millitarist bir toplum yaratigını.
Bir sistem düşünün kadına her türlu küçülmeyi ve hakareti mubah gördugunu,
kadina ancak duskunlugu tecavuzu hak gördugunu, kadini hor gormeyi kanun diye beledigi,
ahlaksiz olmayıda kültür diye dayatıgını.
Bir sistem düşünün demokratik bir insanın haksızlıga, eşitsizlige ve adaletsizlige hayır dedigi icin millitarist vatandaşlar tarafında hunharca öldürülmesini haklı gördüğünü.
Bir sistem düşünün sırf demokrat insan davasında haklı oldugu için, onun üzerine millitaristleri salarak ve millitaristlerin açtıgı ates sonucu yaralanmasi yetmiyor, onu hastahaneye kaldiracagina direk hapse atması, ates edenleride sorgusuz sualsiz yani evine salması.
Bir sistem düşünün hem mazlumu ezer hor görür düşman görür hemde onlardan hizmet almak icin koleligi dayatigini.
Bir sistem düşünün hem kürdu katlet soyunu kurutmaya calis hemde kürdleri kandırarak hizmetine sokan.
iste bu noktadan sonra her demokrat genc gibi HAYIR diyorum fasisme, sana kul köle olmuyacagim sana itaat etmiyecegim.
kişinin dünya görüşü ve hayata karşı duruşu-bakışı vesilesiyle askere gitmeyi reddetmesidir.
görüldüğü gibi tanımı kısadır, kolaydır, sanki bu kadar gibidir.
özüne bakınca bu ülkede ve benzer ülkelerde de bu kadardır. bir kavram vardır, kenarında da tanımı vardır ama geçerliliği yoktur. hal böyle olunca da bir şey olsa da olur olmasa da olur'a tekabul edince ona geçmiş olsundur.
suç işlemek, suçlu gibi görünmek, hastalıklı bir ruha sahip olunmak, vatan haini ilan edilmek, erkekliğini sorgulamak, erkekliğini sorgulatmak ve bunu sergiletmek, kimliğini deşifre ettirmek, kişiliğini hiçe saymak, milli duygularını hunharca kötülemek, duygularını ama asıl düşüncelerini köreltmek, köreltmek değil de öldürmeye çalışmak, üniversitede tez konusu olarak bile çalışamamak, üzerine yazı yazamamak, yazınca gazetedeki köşenin mahkeme köşesine taşınması, öyle doğmak zorunda olduğun, aslında bu ülkede doğduğun an öldüğün, seçme serbestliğim nerde benim kısmının sit-com'larda olduğunu bilmenin, sorgulamaya başladığında bunu ne yazık ki anladığın, anlayamadıklarını bile kanıksadığın, militarizm topraklarında daha çok üzecek-saçmalatacak-savaşılacak ama en sonunda kazanılacak bir hak vicdani ret.
'Askerlik yapmak istemiyorum, ne yapmalıyım?'
Türk vatandaşıysanız ve askerlik yapmayı istemiyorsanız, kesin kararınızı vermeden önce ihtiyatla düşününüz: Türkiye de askerlik yükümlülüğünden kesin olarak kurtulmak son derece güçtür ve yıllar boyu sürecek olan çeşitli risk ve tehlikeler içererebilir! iyi düşünülmemiş bir adım sizi zor durumda bırakabilir ve yaşamınızı son derece olumsuz yönde etkileyebilir. Hatta zorla askere alınabilir, dayak, işkence, hakaret ve kötü muamele yoluyla askerlik yapmaya zorlanabilirsiniz!
Burada, askerlik yapmama eğiliminde olanlar için, akla gelen çıkış yolları ve karşılaşacakları zorluklar hakkında fikir verici türden basit bilgileri biraraya getirildi. Düşünme ve karar vermeyi bir parça kolaylaştırabilmek için bu bilgileri çeşitli alt başlıklara ayırdık.
Bedelli askerlik askerliğin, devlet ve ordu kurumlarınca düzenlenmiş bir diğer şekli olduğu için, zorunlu hizmete karşı gerçek bir seçenek olarak görülmemiş ve dolayısıyla üzerinde durulmamıştır. Ayrıca, hafife alınmayacak bir tutarın zorla dayatılan bir 'yükümlülük' için talep edilmesi, ölçüsüz bir küstahlık, sosyal adaletsizliğin devlet eliyle utanmazca kullanılması olarak görülmelidir.
Yurtiçinde iseniz
a. Çürüğe çıkmak
b. Gizlenerek yaşama
c. Vicdani redçi olma
d. Yüksek öğrenim yoluyla zaman kazanma
Yurtdışı seçenekleri
a. Yurtdışına göçmen olarak gitmek
b. Bir başka ülkede politik sığınma hakkı talep etmek
c. Bir başka ülkeye geçmek ve orada kaçak olarak yaşamak
d. Türk vatandaşlığından ayrılmak
En basit tanımıyla insanın eline silah almamayı ve kimseyi öldürmemeyi tecih etmesidir. kimse inanmadığı bir şey için, inanmadığı bir şekilde savaşmaya, öldürmeye ve yok etmeye zorlanamaz. bu en temel insan haklarındandır. bunun da vatan hainliği ile ya da birinin maşası olmakla ilgisi yoktur.
en basit tanımıyla insanın eline silah almamayı ve kimseyi öldürmemeyi tecih etmesidir. kimse inanmadığı bir şey için, inanmadığı bir şekilde savaşmaya, öldürmeye ve yok etmeye zorlanamaz. bu en temel insan haklarındandır. bunun da vatan hainliği ile ya da birinin maşası olmakla ilgisi yoktur.
vergi konusunda "vicdani red" tartışma konusu bile olmazken askerlik konusunda büyük fırtınalar koparan "red" olayıdır. (benim dini ve ahlaki görüşlerim vergi vermeme engel de o yüzden şeyettirmeyecektik de..)
sadece her erkeğin ne olursa olsun sağlıklı olduğunda yapmak zorunda olduğu herhangi bir şeyden nefret edebilecek kadar zorunluluklara baş kaldıran birilerinin hak olarak verilmesini istediği şeydir. iş başa düşünce bu memlekette merterdeki travestide çıkar cepheye vatanı için canını verir ulan. ortada bir şey yokken sen hayatının baharında kalkıp bir uzmandan 15 ay yarak kafalı lafını dinleyeceksin. hem de bunu zike zike yapacaksın derlerse işte o zaman vicdani ret hak olur.
askere gitmekten tırsan tayfalaraın kendine verdikleri isim acınası kişiler. Ama asker sayesinde rahat uyuyorlar bunu bilmiyorlarmı acaba diye düşündüren saçma sapan bir görüş.