bugün

Vicdan insanın bütün duygu ve düşüncelerini, bu duygu ve düşüncelerdeki maksat ve niyetleri adım adım izleyen, hiçbirisini kaçırmayan, hatır, gönül, hoşgörü, merhamet, dostluk vb. tanımadan yargılayıp sorumluluğu takdir eden her zaman uyanık bir hakimdir.
“Vicdanımıza soralım. Bakalım o ne hüküm veriyor. Halimizi ve efalimizi beğeniyorsa ne büyük şeref, ne büyük nimet. Beğenmiyor ise, kusurumuzu anlayıp ıslahına çalışalım. Onun halisane nasihatlerini can kulağıyla dinleyelim ki, saadet ve selamet ondadır.”
"Ey Vicdan! Ey nur-u irfan! Seni hakkıyla kim tarif edebilir. Sen melekut âlemine mensup mücerret bir mana-yı muallasın. Letafet ve nezahette ancak ruh sana şerik olabilir. Ruh nasıl göze görünmezse, nasıl idraki mümkün değilse, nasıl latif ve şerif bir cevher-i nuranîyse sen de öylesin. Evet, her ikinizin mahiyeti de biz insanlara göre birer muammadır. Fakat mevcudiyetiniz faaliyetiniz ile bilinir."

"Ey Vicdan! Ey Feyz-i Yezdan! Âlem senin ulvî şanına hayrandır. Hayır ve şerri, hak ve batılı gayet kat’i bir isabet, bir vukuf ve irfan ile tefrik ve temyiz eden doğru yolu bize gösteren sensin. Hasenatımızı takdir, seyyiatımızdan dolayı bizi tevbih ve tazip eden, iyiliğimizi isteyen sensin. Kalbimizin serir-i saltanatında senin gibi bir hükümdar-ı adilin bulunması bizim için ne büyük bir saadettir."

"Ey Vicdan! Ey Mürebbi-i insan! Beşeriyet her zaman senin irşadına muhtaçtır. Biz eminiz ki, dünyada beşeriyet bulundukça sen bu lütf-u irşadı esirgemeyeceksin. Şayan-ı teessürdür ki, her vakit emir ve irşadına muhalif hareketlerde bulunanlar da oluyor. Keşke onlar seni dinleselerdi de ebedi bir azap ile mahkum ve muazzep olmasalardı.”
Kötülerin bile vicdani olarak rahat olmasını anlamlandıramıyorum. Bu vicdan mekanizması nasıl işliyor.
bana kontrol dışı birsey gibi geliyor, çünku insanlarin bu kadar iyi düsünebilecegini zannetmiyotum, en ufak birseyde bazen farketmiyorsun bile ama neyapip edip sana o hatayı gosteriyor,
bazen seni hic alakadar etmeyen çıkarına olmaysn mevzularda bile rahat vermiyor, hiç tanımadığın birisi için kendini riske atmanı istiyor, risk hesabı yapıyorsun kar zarar dengesi diyorsun hertürlü zarardayım ve vicdanını dinlemiyorsun ama seni buna pişman ediyor, bir haksızlık görünce susarsan kacgun pesini birakmaz hele yapan sensen yandın gitti,

enterasan tarafları zayıf konumda iken ve gerçekten basina turlu belalar gelebilecekken geride durunca dahi affetmiyor, bazen haklı iken altta kalmamak icin diğerine bir laf sokarsın ve haketmistir, ama karşıdakinin yuzunde bir incinme uzulme oluşur al başına belayı, haklı olsan bile demeyecektin, ne vardı yani alttan alsan soylemesen ölürmüydün diye darlar durur, bazen birinin hatasını sana zarar verse bile gormezden gelmeni istiyor, kurallara hatta yasalara bile karşı çıkmanı istiyor, bazen bütün toplumu karşına almanı istiyor

yanlış yapmamak yetmiyor, bazen doğru olanı yapmak da yetmiyor bir sekilde en iyisi biliyor ve ona zorluyor insani,

peki insan buna ragmen nasıl bukadr kötülük yapabiliyor, olay anında insanlarda duygusal krizler yasaniyir ofke korku kıskançlık sehvet vs vicdanı o an duymak zorlaşıyor ama olaydan sonra sakinlesince yakaya yapışıyor. söylenenlere göre surekli duymazdan gelince insan kötülüğe alışınca vicdanı zayıflıyor muş diger türlü kötü olmak çok zor olurdu,

ayrıca şuda bir gercek ki her insan icinde kötülüğe dair cok buyuk bir potansiyel taşıyor,
birkaç gün önce lavaboda gezinen bir böceğin üzerine su döküp delikten içeri sokmuştum. yani çok ufak bir böcek öldürdüm. şu an vicdan azabı çekiyorum ve keşke öldürmeseydim diyorum. vicdan böyle bir şey. insan hatalarını telafi etmek istiyor.

şu an türkiye'de insanlar parasızlıktan intihar ediyor. acaba erdoğan "keşke ekonomiyi daha iyi yönetseydim, yandaşlara para kazandırmak yerine ülkenin ekonomisini düzeltmek için uğraşsaydım" diyerek vicdan azabı çekiyor mudur?
Bir şekilde kendimizi pışpışlayıp rahatlattığımız için o kadar da canımızı yakamıyor. Bahanelerimiz hep çok sağlam korkmayın. Ara ara yoklar geçer.
Bende yaş aldıkça azaldığını gördüğüm şey.
Bi zorunluluk gibi vicdanı mi kaybetmesem başka şeyleri kaybedeceğim ama bencil biri olduğum için vicdanımı kaybediryorum heralde ama çok kötü bi his gerçekten bunun azaldığını fark etmek.
Az önce mahallemizdeki fırıncıya gittim. Bayat ekmekleri 50 kuruştan satıyor. Annem tost yapmak için bana 4 TL verdi. Biz tanesini 1 TL sanıyoruz. Bana bayat ekmek 50 krş kardeş dediğinde başta sevindim sonra düşündüm. Bu adamda bu vicdan dediğimiz şey var mesela. Olmasaydı bana 1 TL den satardı , benim de ruhum duymazdı...
çok rastlanmayan güzel bir kız ismi.
etkileyici bir kız ismi.
Çoğu insanımızda pek olmayan bir duygu.
(bkz: vicdanın affetsin)
kişiyi kendi davranışlarıyla ilgili olarak bir yargıda bulunmaya yönelten, kişinin kendi ahlak değerleri üzerinde dolaysız ve kendiliğinden yargılama yapmasını sağlayan, kişiye doğruyu ve iyiyi yapma yükümünü de yükleyen içsel güç.
(bkz: vicdanın affetsin)
irade, zihin, his, latife-i rabbaniye.
Herkesin hâkimi kendi vicdanıdır.
etik ve ahlak gibi olguların oluşmasını sağlayan, zeka ile doğru orantılı bir kavramdır.