" 6. senemize merdiven dayamışken. ve hala Köpek gibi severken ; senden başkasıyla olmuş bir kadını kabullenip devam etmek mi, yoksa onu bırakıp yola yarım ve acınacak halde devam etmek mi kolaydır ? "
bunu sormuştu bana gözleri dolu dolu.sanırım verilmesi en zor karardı sorunun cevabı.
Kafası önüne eğikti ...
Ya aşk gözlerine perdeler indirmişti başka bir kadının yüzüne bile bakmıyordu,
ya Onuru çok zedelenmişti yüzüme bakamıyordu .
sadece çok kısa bir zaman dilimi kalmış olan kararlardır. hemen bir karar verip bişeyleri seçmelisindir, bilirsinki aksi taktirde hiçbir karar vermemek bilinen en kötü karardır ve en yakın zamanda götünüze bişiler girebilir...
iyi yada kötü bir karar vermek verilen en doğru karar olacaktır. *
neyi ne kadar istediğinizi de belirlerler. bazen sizin ya da bir başkası için imkansız ya da çok manasız gelen bir şeyi,çok değerli bir şey için seve seve kabul ettiğiniz olur. bunu son zamanlarda en güzel anlatan yerli bir yapıt "umut" filmi. şiddetle öneririm. ne kadar sade, iddiasız girip, yüreğinizi eze eze nasıl da ilerliyor.
eğer kısıtlı bir paranız varsa, öğrenciyseniz bu büyük kentte.. annenizden çok uzakta yaşıyorsanız ve onu görmek için çok iyi bir baheneniz olduysa, güzel bir bayram..
ama kısıtlı bir paranız var ve can dostunuz, köpeğiniz hastalandıysa, yemek yiyemiyor, yürüyemiyorsa.. bayram için kendinize aldığınız bir çift ayakkabıyı da iade edip, diğer paralarınız arasına karıştırıp, bir gece vakti bütün hepsini o iyi olsun diye mi feda edersiniz? sizi dört gözle bekleyen bir kadın bir çocuk ve bir adama " köpeğim hastalandı" deyip, onlardan anlayış mı beklersiniz ? iyilşemesi meçhul olan bir köpek için bir gece yarası telefonla uyandırdığınız genç bir adamın veteriner kliniğinde mi sabahlarsınız diken üsütünde ? yoksa neden yine ben diye isyan mı edersinz ? hangisi ?
gece tam uykunun ortasında çok çişin gelir patlıcak gibisindir ya o sıcacık yatağı bırakmakla bırakmamak arasında kalırsın ya sabaha kadar dayanıp dayanmamak arasında kalırsın ya işte öyle bir şey.