gecen yaz arkadas araba ile turkiye'ye tatile gitti arabasi bozuldugunu ve cok zor durumda oldugunu soyleyerek para istedi.
insanlik yapip hic dusunmeden 1800 euro yolladim.
aylar gecti hic ses yok. gecen hafta aradim 300 eurosunu zar zor aldim.
gerisi kaldi ne zaman verir bilemem.
aslinda kimseye borc vermiyeceksin, cunku insanlar iyilikten anlamiyor.
en boktan şeydir ulan adam senden utanmadan çekinmeden alıyor sonra tekrar lafı bile açılmıyor. sende gidip isteyemiyosun hadi bi defa gittin diyelim ikinci olmuyo abi olmuyo lanet olsun.
amcama 500 tl.borç vereli tam 342 gün oldu. arkadaşım felan olsa isterim de amca işte. şu aralar paraya da ihtiyacım oldukça fazla. 1 sene olmuş, amcam ya unuttu ya da zaten istemiyor diye bu kadar rahat. bu konularda tecrübeli, önceden borç isteyebilmiş, hiç çekinmeyen, vasıflı arkadaşlar bana yardım edebilirlerse sevinirim.
Zaten sirf istememek için vermek istemiyorum. Beni söyletmeden verecek anlayişli insanin zaten işini gorur yardimci oluruz ama yavşak lik ve yuzsuzluk bulunan insanlara veremem bi lafini etmessin suratina bakarsin hiç orali olmaz o kadar rahattir ki bazilari surayina gulerler konu oraya gelince yaa ammaa lafini yaptin al bee.
evet bende de var böyle bir şey. hatta imasını bile yapamam hatırlatmak babında her defasında borç verilen kişinin hatırlamasını umarım. bu yüzden borç vermeye de almaya da pek sıcak bakan biri değilim.
mide bulantısı yaşayıpta kusamamak, çişi gelipte işeyememek kadar kötü bir durumdur. "Veripte kötü olacağına vermeyipte kötü ol (parayı)" fikrini benimsemeye yol açmış olaydır.
Ebu Hureyre (ra), Resulüllah (sas)'ın şöyle buyurduğunu rivayet ediyor: "Varlıklı birisinin, borcunu ödemeyip uzatması zulümdür." (Buhari, Müslim, Ebu Davud, Tirmizî)
Borç vermek; şefkat, iyilik ve yardımseverlik duygularının eseridir. Bu güzel duyguların istismar edilmemesi, kötüye kullanılmaması gerekir. Bu da alınan borcun, o borcu ödeme imkânı elde edilir edilmez ödenmesiyle mümkündür. Eline borcunu ödeme imkânı geçtiği, darlıktan varlığa çıktığı halde, kişinin, borcunu ödemeyip uzatması, alacaklıyı oyalaması, zulümden başka bir şey değildir. islamiyet, yardımseverlik duygusunun böylesine istismar edilmesine göz yummaz, câiz görmez.
"dostunu kaybetmek istemiyorsan ona borc verme" diye bir söz hatırlar gibiyim. Nitekim doğrudur. Zamanında o borç size geri dönmezse arkadşınıza olan güveninizi sarsabilir.
zor durumda olmayan birisine verilse bile ''nasıl olsa verir olm,adam eşek mi ki aldığı borcu vermesin'' diye kendi kendinizi avuturken,verdiğiniz kişinin pişmiş kelle gibi sırıtıp,yanınızda bitmek bilmeyen geyikler çevirip de,yüzsüzülüğünü belgelemesiyle,borç verdiğinizi bilenler tarafından sonunda ''enayi'' damgasını sadece alnınıza değil aynı zamanda kaba yerlerinize de yemenizle sonuçlanması muhtemel olan abuk durum..
borcu alan kişi biraz yüzlüyse paralandığı ilk gün gelip borcunu, en azından bir kısmını öder veya o kişiyle kendiyle paylaşmak suretli yiyecek-çecek bir şeyler alıp vicdanını rahatlatır
eğer borcu alan kişide haya-edep gibi duygulardan eser yoksa işi kaypaklığa vurur,isteseniz de vermez.
özellikle yakın arkadaşlarla yaşanan zor durumlardan biridir. insan ne yapacağını bilemez. bu durumda araya birini sokmak ya da bir şekilde belli etmek iyi çözüm olabilir belki ama o da çok risklidir
