venus in furs

    14.
  1. o kemanların mecazi değil resmen gıylamasıyla seni ayrı bir diyara götüren, hayatımdaki özel 4 şarkıdan biri. bir velvet underground parçası.
    2 ...
  2. 8.
  3. venus im pelz, leopold von sacher-masoch'un mazosizmin sinirinin olmadigini gosteren, orjinali almanca olan romani.
    2 ...
  4. 6.
  5. Mazoşizmin isim babası 'Leopold von Sacher-Masoch'un,
    mazoşist edebiyatın kilometre taşı olan romanı.

    --spoiler--
    venus in furs gerçekten son derece kişisel bir roman ve yazarın sevdiği kadınlar ile olan ilişkilerini oldukça açık bir şekilde sergiliyor. Roman, Severin karakterinin Wanda adlı genç bir dul ile arasındaki aşk ilişkisi üzerine kurulu. Severin, sevdiği kadına adeta tapıyor. Aynı zamanda muhtemelen küçükken hayran olduğu teyzesinin kendisini kırbaçla dövmesini de bir takıntı haline getirmiş ve sevdiği kadın tarafından eziyet görmekten, daha doğrusu onun kölesi olmaktan zevk alıyor. Severin adeta bir tanrıça olarak gördüğü Wanda'nın kölesi olmak için adeta yalvarıyor. Her ne kadar Wanda ilk etapta Severin'in bu isteklerine soğuk baksa da Severin'e olan sevgisi nedeniyle isteklerini yerine getiriyor ve böylece tehlikeli bir yolculuk da başlamış oluyor. Severin Wanda'nın gerçek anlamda kölesi olmayı kabul ediyor ve kağıt üzerinde bir anlaşma imzalıyor. Roman boyunca Severin'in yaşadığı ikileme tanık oluyoruz; sevdiği kadın tarafından aşağılanmaktan, onun başka erkeklerle beraber olmasından derin bir acı duysa da aynı zamanda önüne geçemediği bir zevk de alıyor. Wanda ise Severin'in bu kırılgan tavırları nedeniyle ondan nefret etmekle onu sevmek arasında bir ikilem yaşıyor, zira Wanda'nın istediği dediğim dedik, kıskanç bir eş ve ancak böyle bir erkeğe sonsuza dek sadık kalabileceğini biliyor. Ve işin acı tarafı kendini rolüne öylesine kaptırıyor ki Severin'e acı çektirmekten o da zevk almaya başlıyor, ve sevgisi de gitgide yok oluyor. Bu şiddetli sürecin sonunda hem Wanda hem de Severin önemli şeyler öğreniyorlar. Severin Wanda'yı despot bir erkeğe kaptırıyor, ama aynı zamanda mazoşist eğilimleri sonucunda kendini köle gibi teslim ettiği kadının kendine çektirdiklerinden ders alıyor ve romanın sonunda kadın-erkek ilişkileri konusunda oldukça değişen bakış açısını şu cümleler ile özetliyor:
    'Doğanın yarattığı gibi olan ve erkeği şimdi olduğu gibi kendine çeken kadın, erkeğin düşmanı ve sadece erkeğin kölesi ya da erkeğin despotu olabilir, ama hiçbir zaman yol arkadaşı olamaz. Yol arkadaşı, ancak erkeğe hakları ile eşit olduğunda, eğitimde ve işte erkek gibi olduğunda, olabilir.'
    Yani Severin kadınlarla olan ilişkilerinde bir nevi rol değiştiriyor,
    despot davranmayı ve kadınları ancak bu şekilde kendine bağlayabileceğini öğreniyor.*
    --spoiler--
    2 ...
  6. 17.
  7. her sadist erkeğin kendinden bile sakladığı, arzularını yıkıp geçecek kadar güçlü arzulara sahip bir kadın arayışında olmasının sonucudur kürklü venüs, venus in furs, la venus a la fourrure, venus im pelz... bir nevi, nasıl derler; madalyonun diğer yüzüdür.
    2 ...
  8. 2.
  9. "i am tired, i am weary
    i could sleep for a thousand years
    a thousand dreams that would awake me
    different colors made of tears"

    burası aslında bir çok şeyi anlatan, sikip atmak gerekli hayatı diyorsun ama attıklarına sahip çıkanlar oluyor.. sen, hiçbir şey bilmeden her şeyin eğitimini veren büyük eğitimci, yüce ahlaksız, bekle geliyorum, yorgun ve arsız..
    her kafada bin tilki, dünya nüfusunun büyük çoğunluğu tilki, tuzağa düşürecek kuzu yok, gelsin çizgi filmler..
    biz.. ölmeden önce kendisiyle konuşmayanlar, işimiz zor, kapımız dar..
    Sen, elinde silah - karnında çocuk,
    aç mısın bilmiyorum ama kalbin soğuk
    delik dediklerinde inanmamıştım
    meğer gerçekten, hakikatten, temizinden
    hava alıyormuş hayat organın
    alalım havayı, dayanalım hafifliğe.. varolmanın dayanılmaz pezevenkliği ile satalım beni sana, seni bana.. işlem hacmi yaratalım siktiğimin aşki borsasında..
    Erotizmi siktin ya kalan son romantik, aslında sen, doğan ilk pezevenktin..
    3 ...
  10. 4.
  11. 13.
  12. insan kendinden geçerken arka fonda çalması istenen tek şarkı.
    1 ...
  13. 9.
  14. bir kadının eline düşmenin ne demek olduğunu öğreten wanda ve ondan gelen her şeye razı kölesi gregor'u anlatan kitap. kitapta en beğendiğim cümlelerden biri de şu: "bir erkeği ilelebet kendine bağlamak için, ona öncelikle sadık kalmamak gerekiyor. hangi uslu kadına kibar bir fahişeye tapıldığı gibi tapılmıştır ki?"
    2 ...
  15. 7.
  16. türkçeye çevirilmiş hali ile:

    parlak parlak deri çizmeler
    kamçılı küçük kız, karanlıkta
    ardında tehlikelerle çıkagelir uşağın,
    onu yüzüstü burakma
    vur sevgili sahibem ve onun vicdanını rahatlat

    nakarat:
    bitkinim, usanmışım
    belki binlerce yıl uyuyabilirim
    ancak binlerce düş uyadırabilir beni
    göz yaşlarından çeşit çeşit renkler

    sokak ışığı imgelerinin kürklü günahları
    kızın giydiği kıyafetlerin izini sür
    hükmedenleri süsler ermir kürkü
    severin, severin yolunu gözler orada

    nakarat

    parlak parlak deri çizmeleri öp
    parlak parlak deri, karanlıkta
    köseleyi yala, yolunu gözleyen kemeri
    vur sevgili sahibem ve onun vicdanını rahatlat

    nakarat

    severin, severin ususlca konuş
    severin dizlerinin üzerine çök
    kamçının tadına bak, bu sevecen olmayan aşktaki
    severin, kamçının tadına bak ve benim için kana

    nakarat

    parlak parlak deri çizmeler
    kamçılı küçük kız, karanlıkta
    severin, uşağınardında tehlikelerle gelir
    onu yüzüstü bırakma
    vur sevgili sahibem ve onun vicdanını rahatlat

    bu örnektede görüldüğü üzere tadından yenmeyen şarkılar orjinali gibi burakılmalı
    türkçeye çevilmemeli.
    ayrıca copy-paste değil tamamı alın teridir. yazarın şahsi merakı üzerine çevirlimiştir.
    2 ...
  17. 20.
  18. masoch abimizin ünlü kitabı. türkçesini internetten sipariş verdim, bir inceleyelim bakalım.
    0 ...
© 2025 uludağ sözlük