Vehbi koç'un bir dostuna nasihatı.
evin varsa bir sıfır koymalısın varlıklar hanene,
işin varsa bir sıfır daha koymalısın,
iş seninse üç sıfır daha koymalısın,
işin iyi gidiyorsa üç sıfır daha,
Araban varsa bir sıfır,
Yazlığın varsa bir sıfır daha,
Daha sıralanabilir sıfırlar hanesi.
Ancak, Sağlığın varsa bir koyarsın başına, bütün
sıfırlar anlamlı bir değere ulaşır. Yoksa
sonuç sıfırdır, hiç uğraşmayasın boş yere.
bok gibi parası olmasına rağmen hala ürettiği tek bi yerli ağır sanayi ürünü olmayan gelişmiş ülkelerin ürün toptancılığını ve hafif montajını yapmayı sanayicilik sanan bakkal işletmeciliğini bile yabancı ortak olmadan yapmaktan aciz (migros) yerli türk sanayisinin gelişmesi önündeki en büyük engel, güneşi gördümü pancar gibi kızaran çocukları olan grubun ölmüş kurucusu.
naaşı ölümünden 3 ay sonra, 24 ekim 1996 tarihinde fidyeciler tarafından kaçırılmıştır. bulunması ise ertesi yılın ocak ayına rastlar. ayrıca o dönem reha muhtar'lı show tv ana haber bülteni de bulunan naaşı alenen televizyonlarda göstererek türk televizyonculuğunda çığır açmıştır.
aklımda kaldığı kadarıyla öldükten bir kaç gün sonra mezarı açılmış ve naaşı kaçırılmış daha sonra bir rum mezarlığına gömülmüştü. sonradan yine eski yerine defnedilmişti.
ali koç'un vehbi koç adına düzenlenen bir anma programına katıldığında verdiği röportajı hatırlıyorum. ali koç dedesi hakkında vehbi bey diye bahsetmişti. aile içi ilişkiye bakın. sanki osmanlı sarayında ki padişahla şehsadeler gibi.
