hayattan bazı şeyleri, zaten ondan aldığınız keyif git gide azalıyorsa, kopartıp sizi eksik kılan ve yaşama sevincinizi azaltan gelişme.
bir de kötü insanlar yaşarken bir sürü iyi insanın erken öldüğünü görmek insanı cidden kapkara düşüncelere itiyor.
gidenle gidilmiyor ama giden bir sürü şey götürebiliyor. onunla olan güzel anıların da olmasa bu hayata dayanamıyorsun zaten. biri yaklaşıp '' istersen ayrıl hayattan '' diye elini uzatsa kabul edecekmiş gibi canın sıkkın, isteksiz yaşıyorsun.
------
annem ölünce bende de bir şeyler öldü. zaten ülkenin bunaltan şartları, pozitif duygulardan uzak, kadınlar tarafından aşktan yoksun bırakıldığım hayat yeterince canımı sıkarken adeta bir depresyon ve öfke patlaması oldu meleğim gidince.
neden gitti ki ? hayat doluydu, neşeliydi. ben neden gitmedim ? neden bütün bu saçmalığa maruz kalıyorum ki ?
sorular da artıyor işte.
sadece annem değil, anneannem, dershane öğretmenim, ailecek yemek yediğimiz çorbacı amca, hayat dolu samet abi, güzel köpeğim gitti.
yaşatmak için kardeşimin uğraştığı güzel muhabbet kuşu kızım gitti.
bir sürü kötü insansa yaşıyor. bazıları da hayat enerjisini emip yaşıyor. ne biçim iş bu ? anlayamadım.