istiklalde karşılaştığım,
doğal olarak, bi hışımla yanına gittğim, elini sıktğım, bizimle muhabbet eden, sigaramızdan içen, tam o sırada
"facebooktan arkadaş olalım mı" diyen adamdır.
--spoiler--
-"ben senin o terketmelerini yerim!" diye şarkı duyduk taksinin radyosunda. Bi insan evladına bu kadar mı koymaz bi ayrılık? en az bi tarafın net kolpacı olduğu bi ilişkiyle karşı karşıyayız..
--spoiler--
- evlendiğimizde hiçbir şeyimiz yoktu... boşandığımızda da sadece evliliğimiz vardı.
- ya geriye dönersin konu kapanır, ya deliye dönerim yeni konu açılır... her türlü rahat olsun kafamız.
- "savaşma, seviş" diyorsun, iyi güzel diyosun ama bak cengiz hana. hala yaşayan insanların, bi de çeşitli milletlerden, önemli oranı cengiz han soyundan geliyormuş. savaştığı gibi sevişmiş de adan. savaş araları mı sevişiyordu, yoksa zaten bu kadar sevişmek için miydi savaşlar, bilmem ben. bildiğim, savaş yokken de sevişme vardı; savaş olmayacak, gene sevişme kalacak.
üstaddır. vazgeçilmezdir. ayrıca bana kızmamasını dilediğimdir yazsını burda paylaştığım için. dergiyi alıp okumayanlar dahi bu kısa pasajları görmeli bilmeli duymalı.
limon dergisinin 41. sayısına ihtiyacı olan muhteşem uykusuz yazarı. ailecek izliyoruz. 41. sayıyı dergiye ona ulaştırana çok teşekkür edecek ve o sayının hikayesini anlatacakmuş. saygılar v.ö.
edit: saygılar, v.ö. demek istemedim yanlış anlaşılmasın. saygılar v.ö ye anlamında. *
(bkz: heykeli dikilecek adam)
kelimelerle dans eden adam dense abartılmamış olur. yılların mizah yazarı ama sadece mizahla bitirmiyor işi, ağlatan hikayeleri de olmuştur, umarız devam eder. oturup karşılıklı sigara içilecek adamlar listesine nuhu ilk sıraya koymuştur. umut sarıkayadan sonra yazdıklarına hayran olduğum ikinci yazar olur kendisi. selam dünyalı ben türküm kitabını okumayan çok şey kaçırmıştır bence.
"kişisel anayasam" yazısı ve "ben olmasam da siz burada olacaktınız, tesadüfen aranızdayım farkında değilsiniz" sözüyle beni benden alan adamdır. candır.
tanındığının farkında olup olmadığından şüphe ettiğim usta. yolda karşılaştığı birinin (ben) kendisine uzun uzun bakmasını garipsiyor, şaşırıyor, anlam veremiyor. Tabi yazıyı son güne bırakmanın da zararları.
uykusuzda karikatürleri bitirdikten sonra yazılara geçtiğimde ilk okuduğum kendisidir. çok iyi yazar, arka arkaya önce onu sonra da alpay erdem'i okursanız süpersonik olur.
cephanesinde son derece hoş ve zeka ürünü espiri ve kelime oyunlarından bolca bulunduğu belli olan ve bunları her hafta uykusuzdaki köşesi*nden bizlerle paylaşan kaliteli mizah imalathanesi. her yazısında bu neden benim aklıma gelmedi tarzında bir hayretle karşıladığım bir beyanatı oluyor kendisinin.
"türkler yorum yoku keşfedeli diyalog sıfır" diyen gerçek mizahçı. azalarak bitsin, hemen bitsin ibaresiyle verdiği örneklerle okuyucuyu baştan çıkarır.
