muhtemelen yediği dayaktan sonra; "meşe odunuyla vurdunuz sanırım. çam odunuyla vursanız böyle daha bi mayhoş bi güzel oluyo du. tereyağı mı kullandınız?" şeklinde geri dönüşler alırsınız.
vedat miloru ne zaman ekranda görsem içimde doğan, artarak artan his.
bir insan yemek yerken bu kadar mı keyif alır yahu, o kadar ki bana da aksettiriyor bu hislerini. küçükken izleseydim ben gurme olacağım diye gezinirdim herhalde ortalıkta. adam koca kuzuyu kestirtiyor, üstüne de böbrek boşluğu kısmını verin, orası çok lezzetli oluyor diyebiliyor ayıptır günahtır yahu. hele girdiği lokanta da reklam yapalım amacıyla resmen yığıyor önüne, bir gün gideceğim o yerlerin birine ardından vedat milorun aynısından istiyorum diyeceğim. ne kadar hesap geleceğini önemsemeden...
bu kızgınlığımın arkasında tabi ki kıskançlık yatmaktadır efendim, bu arada vedat milorun da görevini iyi yaptığının kanıtıdır.