veciz sözler

    14.
  1. Barış Bıçakçı'nın şu an için okuduğum ilk ve tek kitabı.
    Kitapta tüm bu olağan hayat aslında yaşama hüznünden başka bir şey değil gibi geliyor bana. -ki gerçekte de bi farkı yok.
    Herkes biraz, bense çokça sulhi saygılıyım.

    "Bu hayatın dışına çıkmak için intiharın dışında bir yol bulmalısın"
    S.88
    8 ...
  2. 7.
  3. " bu dünyada, şiirden ve denize doğru giden bir trende ritsos üzerine konuşmaktan daha güzel bir şey yoktu " diye gulumseten bir cümlenin gectigi bariş bıçakçı kitabi.
    8 ...
  4. 15.
  5. https://galeri.uludagsozluk.com/r/1753719/+
    canım barış bıçakçı'yı ilk tanıdığım kitap. liseli dimağıma can suyu olmustu bu kitaptaki cümleler. okuyun ve sevin sulhi'yi.
    6 ...
  6. 11.
  7. --spoiler--
    "Artık yaşayacak bir şey kalmadı Sulhi Bey. Bundan sonraki günleriniz hatırlamakla geçecek."
    --spoiler--

    okuyup geçmeyin, tekrarlayın arkadaşlar.
    3 ...
  8. 9.
  9. --spoiler--

    ”Aile televizyon karşısında gerçekleştirilen toplu bir intihardır.” demişti Sulhi. Yine Ankara’dan arayan ve adının Ekber Düzgün olduğunu söyleyen biri, sıcak ve neşeli bir sesle, ”içinde kaybolabileceğiniz en güvenli kalabalıktır aile.”
    Bolulu bir iç mimar, ”Aile bir mayın tarlasıdır, birey olmak için oradan sağ salim çıkabilmek gerekir.”
    Çanakkale’den nöbete kalmadığı günlerde hiç sektirmeden arayan yedek subay, ”Aile bir fanustur.”

    --spoiler--
    2 ...
  10. 12.
  11. barış bıçakçı'nın yanılmıyorsam 2002 yayınlanan kitabıdır. Her biri ayrı bir tat bırakan barış bıçakçı kitaplarının benim için ' bir süre yere paralel gittikten sonra' ile birlikte başı çeken eseridir.
    kitap okurken, çok tedbirliyidir, hiç kıyamam onlara. Sayfalarını çok açmam bile, aman kırılmasın kıvrılmasın diye uğraşırım. Okuduğum beğendiğim kısımların altını çizmem, çizemem. Dokunamam, sanki bozulacakmış büyüsü kaçackamış gibi gelir ama ilk defa bu kitapta altını çizmek istedim ama sonra fark ettim ki altını çizersem bütün kitabı çizmem lazım ama yapamam, dokunamam.
    110 sayfalık bu kitabı bugün işyerimde okudum, bir solukta! işten çıkıp, eve gelip hüngür hüngür ağlamak istedim.
    2 ...
  12. 5.
  13. --spoiler--

    "Bir öğleden sonra sahilde oturmuş kitap okurken koşarak önümden geçtiğini gördüm, biraz ileride durup geri döndü ve 'Biliyor musun,' dedi nefes nefese, 'Emre'nin ayağına deniz kestanesi battı!' 'Öyle mi!' dedim, onun hoşuna gideceğini düşündüğüm şaşkın bir yüz ifadesi takınarak, 'Peki şimdi nerde?' 'Ayağında!' diye bağırdı çın çın, sonra da yine koşarak uzaklaştı. Ah, öznelerin farklılığı öldürecek beni. O zaman çok güldürmüştü ama şimdi öldürecek. Herkesin cümlesi aynı bile olsa öznesi farklı. Ve gramer hiçbir işe yaramıyor. Demek istediğim, özne hiçbir zaman ben olamadım. Özne hep bir deniz kestanesiydi."
    --spoiler--
    2 ...
  14. 4.
  15. barış bıçakçı'nın kesinlikle en güzel eseri. barış bıçakçı'nın en iyi kitabının aramızdaki en kısa mesafe olduğunu söyleyen emrah serbese katılmıyorum.

    --spoiler--

    veciz sözler programında sözcüğün yalnızlık olduğu ve bana kalırsa en yoğun katılım gerçekleştiği gün, kahramanmaraştan arayan bir lokantacı,"kumarda kaybedemeyeceğiniz tek şey yalnızlığınızdır." yozgat'tan genç bir öğretmen, "yalnızlık üzerinde durduğunuz zemindir." van'dan bir kadın terzisi, "yalnızlık su gibidir, içinde durduğu insanın şeklini alır." ankaradan bir serbest muhasebeci, "yalnızlık mı? milyarlarca insanın adı geçiyor bu bahiste."

    --spoiler--
    2 ...
  16. 17.
  17. “eskiden, cok eskiden, dunyada daha denizler, göller, nehirler yokken, uzgunbalıgı diye bir balık yasarmış. gözleri simsiyah, agzı küçücük olan bu balık, mavi, kırmızı ve yeşil pulları güneşin altında parlarken havada dolaşır, hiç arkadaşı olmadığı için ağlarmış. öyle cok ağlamış ki gözyaşları taşıp deniz olmuş.”

    daha 12 yaşında kumru. sınıflarındaki can a aşık olmuş. kumrunun kalemlerini, defterlerini tenefüste çöpe atıyormus. kumru yapma demiş birkac kez. o zaman tebesir tozunu ona atıp sigisini bulandırmaya, formasının kuşağını koparmaya, tokasını çalıp kacmaya başlamış.
    -bu yaramaza mı aşık oldun?
    -bi tek bana yapıyor bunları ama, bi tek bana. yaramaz filan degil aslında.
    -soyledin mi ona asık oldugunu?
    -hayir, soylersem bu sacmaliklari yapmayi birakir diye korkuyorum.

    -suhi bey tam tahmin ettigim gibisiniz.
    -nasilim?
    -hem neseli hem de kederli

    baris bicakci-veciz sozler
    1 ...
  18. 3.
  19. kısa, anlamlı, özlü sözlerdir.
    1 ...
© 2025 uludağ sözlük