'Vazgeçmek' kelimesi bir eylem. Bir çaba, emek gerektirir. Yorar. Usandırır. Bıktırır. Acıtır.
Oysa ki kelimeler çok büyük rol oynar. 'Akışına bırakmak' mesela. Aynı mesele için kullanılabilir. Birinde çabalayıp, kendini hırpalarken, diğerinde ise sadece bırakırsın. Uzun süredir elinde ağırlık yapan bir bardağı, elini kesen ipi. Rahatlatır. Sakinleştirir. Durgunlaştırır. Nefes aldırır.
Kafası sert bir insanımdır. Gittiğim yoldan, verdiğim sözden asla vazgeçmem. YALNIZ sevilmediğimi hissettiğim an bitmiştir. Konu tartışmaya kapalı. ister kaç yıllık sevgili, ister iki günlük evli.. O an bitmiştir! Sevmeyen bir adam için çabalamak aptallıktır..
Tam böyle bir şeyler yazmak için bir başlık arıyordum. iyi denk geldi. Azıcık içimi dökeceğim.
Bu kelime şu an hayatımın çoğunda zorunlu olarak aldığım kararların başını çeker. Çoğu şeyden vazgeçmek zorunda kaldım. Ya benden kaynaklanan sebebplerden ya da karşımdaki insanlardan kaynaklanan seveplerden.
Bu vazgeçmek olayı gerçekten çok yıpratıcı bir durum. Hele ki vazgeçilen konu karakter çizgileri içerisindeki hassas bir konuysa eğer huzur denen bir şey kalmıyor ağızda.
Çoğu şeyden vazgeçtim abi.
Dostumdan vazgeçtim onun iyiliği için. Bir süre sonra o da benden vazgeçti. Yine onun iyiliği için yanına gittğimde çoktan zihninde birkaç anıdan ibaret olduğumu görüp üzülmüştüm.
Hal hatır sormaktan vazgeçtim. Kendi benliğime gömüldüm.
Kendime bir çember kurdum. Mutlu muyum? Evet mutluyum. Ama sadece vagrçtiklerim adına yüreğim buruk. Bunun kanlı canlı örneğine yakın zamanda şahit olunca hele epey bir duygulandım.
Mecbur bırakılıyor insan bazen. Hani gerekli de...
Gerçekten kişi, o vazgeçemediği şey uğruna yeterince çaba gösterdiğine inanıyorsa bir noktadan sonra durmayı da bilmek lâzım.
Hayırlı olanı vazgeçmektir belki de? Ben de bugün vazgeçtim.
Dünyadaki en çaresiz adımdır. Ve hep dildedir.. Çabalamayı bıraksa da uğraş verdiği, Gönül verdiği artık her neyse bıraktığı, yürekten bitirenini görmedim. Her vazgeçiş bir ukte.
nihayetinde en mantıklı falan en acı olanıdır. onunla kurduğu tüm mutlu hayallerden vazgeçer insan, ondan vazgeçer, mutluluğundan vazgeçer. şimdi düşünüyorum da pek mantıklı değilmiş.
Ya arkadaşlar değmez ya kimse için hicbir şey için değmez 3 günlük dünya olmadı geç. vazgeç ben bu gece vazgecmemenin aptallığını tekrardan yaşıyorum siz yaşamayın kallavi kaybedenlerden biri olarak söylüyorum değmez...
senden niye vaz geçtim diego!
kötü günümde yanımda olmadığın zaman vazgeçtim.
canın sıkıldığında benimle paylaşmadığını, kırılacak veya tedirgin olacak olsam bile düşüncelerini açıkça söylemediğini anladığım zaman vazgeçtim.
bana yalan söylediğini anladığım zaman vazgeçtim.
gözlerime baktığında kalbinle bakmadığını ve bana hala söylemediğin şeyler olduğunu hissettiğimde vazgeçtim.
her sabah benimle uyanmak istemediğini, geleceğimizin hiçbir yere gitmediğini anladığım zaman vazgeçtim.
düşüncelerime ve değerlerime değer vermediğin için vazgeçtim.
ağrılarımı dindirecek sıcak sevgiyi bana vermediğinde vazgeçtim.
sadece kendi mutluluğunu ve geleceğini düşünerek beni hiçe saydığın için vazgeçtim.
tablolarımda artık kendimi mutlu çizemediğim ve tek neden “sen” olduğun için vazgeçtim.
bencil olduğun için vazgeçtim.
bunlardan sadece bir tanesi senden vazgeçmem için yeterli değildi, çünkü sevgim yüceydi.
ama hepsini düşündüğümde senin benden çoktan vazgeçtiğini anladım.
bu yüzden ben de senden vazgeçtim.
Hayatımda çok etkisi ve yeri olan bir konuda vazgeçtim. Bir süredir. Alışma süreci biraz sıkıntı. Ama vazgeçince hafifledim sanki. Biraz zor, biraz sancılı ama bazı durumlarda gerekli.
hayatın bir daha asla eskisi gibi olmaz.
çoğunuz, kendinden uzun zaman önce vazgeçti.
'hayata atılmak'
benim hakkımda bilebileceğiniz şeylerden birisi apolitik olmam.
insanlar cadı avlarının yapıldığı zamanlar ' din' le, 80 ler kuşağı zamanında ' siyaset' le yönetildi.
komünizm şu bak, bir de faşistler var.. bin çeşit siyasi akım var dünyada peki ,
das kapital okuduğunda dünyayı yada hayatı değiştirebileceğini mi sanıyordun?
senin olmayan düşünceleri ölesiye savunuyordun sadece.
siyasetle, politikayla işim olmadı hiçbir zaman.
çok okudum bu konuda ama sonunda gördüm ki,
insana umutsuzluk ve yönetilme hissini yüklemekten başka bir amacı yok..
çıkış yolunu kendisi aramak yerine, verilen peynirle labirentte ordan oraya koşan fareler gibi.
fanatik bir şekilde sana verilen siyasi akımı savunup bugün de vatanı kurtardık deyip rahatlamak için var olan.
'gerçekler' yerine kafanı meşgul etmesi için verilen hazırlanmış bilgiler..
dünya sizi umursamıyor, fikirlerinizi de..
siz neden onu umursuyorsunuz?
''kollektif bilinç''
toplumsal bir sanrı..
insan hakları..
bana bu haklar tanındığı için şükredeyim diye mi düşünüyorsun?
ya sana verilmeyen ama aslında sahip olduğun haklar?
çitleri görememen, özgür olduğun anlamına gelmez.
toplum sana değişik erkek kalıpları sundu
'' sakalsız erkek yelesiz aslandır''
''erkekler ağlamaz''
'' ananı sikmeye geliyorum''
hayatında aradığın o dengeyi hiçbir zaman bulamayacaksın..
çünkü o denge senin içindeydi, sense onu senden koparmalarına izin verdin.
sana ne olduğunu söylemelerine izin verdin.
insanların seni etkilemesine izin verdin.
toplumun insana dayattığı ayak bağı olan aciz duygulardan birisi de '' gurur'' dur.
gurursa,
senin kendine neyi yakıştırdığın'dır.
hasta insanlar, hasta ilişkiler, mutsuz ilişkiler..
hiçbirimiz dünyayı kurtarmaya gelmedi yada bir şey başarmaya
hayattan zevk almak için geldik dünyaya, mutlu olmak için.
sana, eğer '' şuna şuna '' sahip değilsen mutlu olamazsın dendi.
sende onlara sahip olmak için ıkındın hayatın boyunca.
insanların sizi sindirmesine izin verirseniz, onlardan biri haline gelirsiniz.
diş gösterin.
''senin ne haddine benim ne olduğumu söylemek amınakodm şuursuzu''
bazılarınız yazdıklarımı kadın düşmanlığı olarak algılayacak, ataerkil toplumsal tabular yüzünden türkiye bu halde amınakoyım.
ben içimde birşeye karşı sürekli kin ve nefret gibi aciz duygular olmasına izin vermem.
hümanistte değilim.
herşey yaşamayı haketmez.
annen sana '' aman oğlum bırak ben yapayım, bi yerine birşey olur'' dediği için,
şu an tek başına bir şeyi yapamaz hale geldin.
'' iyi niyetler'' in ardına gizlenen art niyetleri göremedin.
bir bok bildiğini mi sanıyorsun?
yaptığım şeyler için değil yapmadığım şeyler için pişman oluyorum. bir istisna var ki..
piyanoyu bıraktığım için pişmanım, piyanoya devam etmediğim için pişmanım. parçaları çalarken kafamda bir sürü şey canlandırıp ona göre çalıyordum, hikaye uyduruyordum. özlüyorum
Kimisine göre erken kaybetmektir. Kimisine göre de bir duruş şekli, hayatın kirliliğine karşı "beni çamuruna bulayamazsın" tavrı. Her şekilde ya güçsüzlüğün ya da bu düzen icin fazla duygusal olmanin sonucudur. Zamaninda savaşanların kelimesi.
